Gönül gitmek ister bazen, nereye gideceğini bilmese de… İnsanız darlandığımız, efkârlandığımız, anlarımız olur… Boşlukta kalırız bir an, ne yapacağımızı, nereye gideceğimizi bilemez, karar veremeyiz… Bulunduğumuz mekândan, yaşadığımız şehirden uzaklaşmak isteriz o an, gelen ilk davete evet demek gelir içimizden, kendimizle baş başa kalmak, geçirdiğimiz günleri sorgulamak, gerçeklerle yüzleşmek isteriz…
Böyle bir karmaşa içerisindeyken telefonum çaldı, arayan İstanbul Zeynebiye Basın sözcüsü Kasım Alcan’dı… Alcan: “Necef, Kerbela ve Bağdat Kazımeyin ziyareti gerçekleştirmek istiyoruz. Gidecek olan heyette Iğdır’ı temsilen gazeteci olarak sizi de aramızda görmek istiyoruz. Gelmek istermisiniz ?” Dediğinde hiç düşünmeden evet dedim… Beni oraya çeken bir çekim gücünün varlığını hissettim o an… Sanki günlerdir, aylardır böyle bir telefon bekliyordum. Necef’te Hz. Ali’nin beni çağırdığını, Kerbela ’da Hz. Hüseyin’in beni istediğini, Kazımeyin ’de Hz. Musa-i Kazım’ın hacet kapısına sarılmamı isteyen gizli bir güç beni oraya çekmişti…
KUTSAL TOPRAKLARA GİTMEK ÜZERE YOLA ÇIKTIK
             Hazırlıklar yapıldı ve Ramazan ayının 17. Günü İstanbul Zeynebiye cemaatinin düzenlediği Ramazan etkinlikleri alanında buluştuk… İstanbul da beni ve Gazetemiz Yazarlarından Serdar Ünsal’ı İş Adamı Mikail Göleli karşılattı. Yeğenlerim Av. M. Salih Şıktaş ve Muhasebeci Ferdi Aras ile birlikte Göleli’nin iftara misafiri olduk, ardından Halkalı ’ya geçtik. Irak yolcuları birer birer gelmeye başladılar. 18’i sabahı saat 03.00’de Dini Lider Sayın Selahattin Özgündüz ve yoğun bir kalabalığın uğurlamasıyla yola çıktık ve Necef’e 06.00’da vardık…
            Irak gezi organizesini talep eden Türk Hava Yolları idi, talep edilen kurum ise Irak’ta etkin olan El Hekim’i Ailesiydi… El Hekim’i Ailesinden Seyyid Salih El Hekim, bu organizasyonu gerçekleştirmesi için İstanbul’da bulunan Zeynebiye Cemaati Caferi Lider Selahattin Özgündüz’den 40 kişilik gazeteci, sivil toplum kuruluş temsilcisi, yazar, sanatçı davet etmesini talep etmesi üzerine bu organizasyon gerçekleşmiş oldu…
Yoğun bir program hazırlanmıştı. Ne dinlenecek vaktimiz vardı ne de uyuyacak… Kadir geceleri olması münasebetiyle sabahlara kadar Türbelerde ziyaret ve ibadet ediyor, sabah da erkenden kalkıp resmi ziyaret ve görüşmelere gidiyorduk…
             Kimi zaman Müçtehitlerle görüşüyor, kimi zaman Devlet adamları ile görüşüyorduk… Görüştüğümüz kişiler bizi öyle sıcak, öyle içten karşılıyorlardı ki doğrusu şaşırmamak elde değildi… Irak halkında gerçek manada bir Türk sevgisi vardı. Halk arasında en çok sordukları isim Kurtlar vadisi oyuncusu Polat Alemdar idi… Polat’ta demiyorlar, Murat Alemdar diyorlardı… Devlet adamları da, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın ismini zikrediyorlardı… Başbakan’ın Necef’te Hz. Ali Türbesini ziyaret etmesi çok etkilemiş Irak’taki Şiileri…
RENKLİ SİMALAR KATILMIŞTI
           Heyetimizde Şia, Sünni, Alevi, Rus, Makedon, her milletten, her mezhepten kişiler vardı. Renkli simalarda vardı. Mesela Kurtlar Vadisi oyuncularından deli Hüsnü lakaplı (Adnan Eroğan) vardı… Sokakta yürüdüğümüzde gençler, yaşlılar etrafını sarar fotoğraf çektirirlerdi… Kurtlar Vadisi Senaristlerinden Hz. Hüseyin’i anlatan, dizide Polat’ın okuduğu “Aşkın Şehidi” adlı kitabın yazarı Ahmet Turgut vardı… Rus Abdulkerim vardı. Abdulkerim Nehсül Belağa kitabını Rusçaya çevirmiş, kendide Müslüman ve Şia olmuştu… Aynı zamanda 9 dil biliyordu… Arapça, Farsça, Rusça, İngilizce, Fransızca okuyup yazabiliyordu… Azerbaycan’dan gelen Meddah Hacı Zahir, heyetin en renkli simasıydı. Türbelerde dualarımızı okuyor, ibadetlerimizi yapmamızı sağlıyordu…
        Iğdır Halkının tanıdığı simalar arasında CAFERİDER Genel Başkanı Av. Sinan Kılıç, Gazeteci Serdar Ünsal, en yaşlımız ama en hızlımız H. Hüseyin Güneş, Sabah Gazetesi Muhabiri Iğdır Yaycı köyünden İlhan Yıldırım, Zeynebiye Basın Sözcüsü ve kafile başkanı Kasım Alcan katılanlar arasındaydılar…
           Irak gezimizde Türk Hava Yollarının yeni başlattığı seferle Necef’e indik… Necef’te Hz. Ali Türbesini bir iki saat ziyaret ettikten ve ikramda bulunulduktan sonra Kerbela’ya geçtik… Kerbela’da Hz. Hüseyin ve Hz. Abbas’ın türbelerini ziyaret ettik… Gün içinde de Müçtehit ziyaretlerine katıldık… İki gün Kerbela’da kalıp tekrar Necef’e geçtik, burada da geceleri sabah namazına kadar ibadet ediyor, sabahın ilk ışıklarıyla program dâhilinde görüşmelere gidiyorduk… Bağdat’tan gelen güvenlik ekipleri 24 saat bizden ayrılmıyor, güvenliğimizi sağlıyorlardı… Her köşe başı Irak askerleri tarafından tutulmuş, sivil polisler kuş uçurtmuyorlardı… Türbelere girebilmek için 2-3 güvenlik kontrolünden geçtikten sonra ziyaretgâha girilebiliyordu…
             Görüştüğümüz Ulema ve Devlet adamlarının tamamı birlikten, kardeşlikten, Sünni-Şia birliğinden bahsediyor, Irak’ın Dünya ya hep kötü yönlerinin yansıtıldığından şikâyet ediyorlardı… Türklere karşı yakın bir ilgilerinin olduğunu, Irak’ın kalkınmasında, yeniden yapılanmasında Türkiye’nin rol alması gerektiğini vurguluyorlardı… Saddam döneminde yaşadıkları zulmü, çektikleri acıyı anlatırken, ABD’nin uyguladığı böl parçala yönet, gerekirse yok et düşüncesine de tepkiliydiler… El Kaidenin insanlık dışı eylemlerini kınayan Irak’lılar, güvenlik sorunu var ama birileri bombalama olayını bilinçli yaptırıyor diyorlardı…
EL HEKİM AİLESİ 85 ŞEHİT VERMİŞ
           El Hekim ailesi Saddam döneminde en ağır kaybı veren ailedir. Bir aileden 85 şehit verilmiştir… Saddam’ın zulmü neticesinde El Hekim ailesinden, Müçtehit, Din adamı toplam 85 kişi şehit edilmiştir… Irak’ın tamamına nüfus eden El Hekimi ailesi, Irak’ta otorite olarak kabul edilen Müçtehit Sistani ile birlikte hareket etmektedirler…
EL NECAT KİLİSESİNE GEÇMİŞ OLSUN ZİYARETİNDE BULUNDUK
           Bağdat'ın Kerrada bölgesinde bulunan Süryani Katolik El Nejat Kilisesi geçtiğimiz Nisan ayında El Kaide terör örgütüne mensup bir teröristin Pazar ayini sırasında içeri girip üzerindeki düzeneği patlatması sonucu 40 kişi hayatını kaybetmiş, yüzlerce kişi de yaralanmıştı. Kilise Papazı olayı anlatırken gözleri doluyordu. Seyyid Salih El Hekim ile birlikte kiliseye gidildi ve kilisenin yeniden tamir edilerek ibatede açılacağı açıklandı. Ziyaretimiz kilise Papazı ve cemaat tarafından mutluluk verici oldu…
EHLİBEYT DOSTU ABDULKADİR GEYLANİ'NİN TÜRBESİNİ ZİYARET ETTİK
            Şia-Sünni her Müslüman’ın sevip saydığı, muhabbet beslediği, saygı duyduğu Ehlibeyt Dostu Seyyid Abdulkadir Geylani’nin türbesini ziyaret ettik ve türbe görevlisi din âlimi ile bir süre görüştük… Din âlimi yaptığı açıklamada: “Buraya teşrifiniz bizleri ziyadesiyle mutlu etmiştir. Irak’ta birlik ve bütünlüğün tesis edilmesi için, kardeşliğin sağlanması, terörün, şiddetin bertaraf edilmesi için üzerimize düşeni yapmamız gerekmektedir.” Dedi…
ÜST DÜZEY DEVLET ADAMLARI NELER DEDİLER
           Irak Yüksek İslam Konseyi Başkanı Seyyid Ammar El-Hekim: “Türkiye bizim için önemli ve de model olabilecek bir ülkedir… Irak güçlü bir yapılanmayla yeniden dizayn edilecektir. Libya’da, Suriye’de olduğu gibi dayatmalarla yaptırılmak istenen hiçbir şeyi kabul etmeyecek, reformlarla ve halkın özgürlüğü ile yeniden güçlü Irak olacağız.” Dedi…
Irak Parlamentosu Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Dr. Human: "Türkiye Irak'ın gelişmesi için daha çok su vermelidir. Irak ordusu Irak’ın güvenliğini tam olarak sağlıyor diyemeyiz.
            Bu gücümüz şimdilik yok, ama en kısa sürede bunu sağlayacağız. Kürdistan bölgesinde bir Kürt Devleti kurulmak isteniyor. Bunu görüştüğümüz Celal Talabani’de ifade ediyor. Ancak Sayın Talabani şöyle yorumluyor. “Gönlümüzde Kürt devleti kurmak fikri var, ama dört büyük ülke, Türkiye, İran, Suriye ve Irak’ın ortasında kurulacak olan bir devletin 3 aylık bir ömrü olduğunu” ifade ediyorlar.
             Dr. Human: “Irak bir bütündür. Zorluklar yaşayacak ancak bu zorlukların üstesinden gelecektir. Saddam dönemi bitmiştir. Aşiretler, kabileler devride kapanmıştır. Şimdi birlik ve beraberlik zamanıdır. İnşallah kısa zamanda Irak güçlü bir Irak olacaktır… Sizleri özel ofiste değil de Parlamentoda ağırlamak isterdim. Biliyorsunuz ki Hz. Ali (as)’ın şahadeti nedeniyle Parlamentomuz kapalıdır.”  dedi…
               Görüştüklerimiz arasında, Alemdar Abbas türbesinin müdürü, Cuma imamı ve Ayetullah Sistani’nin Temsilcisi Höccetil     İslam Seyyid Safi,  El Hekim Müessesesi Dış İlişkiler Müdürü Seyyit Salih El Hekim, Irak’ın ikinci büyük otoritesi Ayettulah Seyit Muhammet Sait El Hekim, Ayettullah Beşir Feyyaz Necefi, Musa Kazım Türbesi Müdürü Muhammed Cevat’la görüşüldü, temennileri heyet tarafından ilgiyle karşılandı… 
TARİHTE İLK MEDENİYETİN KURULDUĞU YER BABİL’İN ASMA BAHÇELERİ
              Dünya’nın 7 Harikasından biri olan Babil’in Asma bahçelerini görmek güzeldi.
Saddam'ın iktidarı döneminde yaptırdığı ve sadece bir kez geldiği sarayını da gezdik. Buralar artık asıl sahiplerine hizmet ediyor. Irak'a gittiğinizde kutsal mekânların ardından gezip göreceğimiz tarihi mekânlardan en önemli yerlerden birisiydi… Fırat’ın kenarında, hurma ağaçlarının altında yemek yiyip tarihle yüzleşmek başka bir duyguydu. Yağmadan geriye kalanları görmek, devlet adamlarının bir zamanlar arpalığı olan yerlerde bulunmak, saltanatın gücünü anlatmaya yetiyordu…
DÜNYANIN EN ESKİ VE EN BÜYÜK MEZARLIĞI
               Dünya’nın en eski ve büyük mezarlığı Irak’ın Necef şehrinde bulunmaktadır. Vadius Selam yada Al-Salam vadisi olarak bilinen Müslüman Mezarlığı Hz. Ali Türbesine çok yakındı. Geçmişten günümüze yaklaşık 5 milyon kişinin defnedildiği mezarlık gerçek manada tarih kokuyordu…
Yaklaşık 25 km. uzunluğu olan Vadius Selam Mezarlığında birçok Peygamberin mezarının da bulunduğu söyleniyor…
Her şeyden önemlisi kutsal topraklarda İmamları ziyaret etmek, türbelerine yakınlaşmak, el sürmek tarif edilemez bir duyguydu…
Bu organizeyi gerçekleştiren El Hekim Ailesine, Zeynebiye Basın temsilciliğine ve Türk Hava Yollarına teşekkür ederiz…

Tweet