Geçtiğimiz hafta İl Kültür Müdürlüğünün hazırlayıp bastırdığı üç önemli kitap, Iğdır Valisi Ahmet Pek tarafından basın mensuplarına tanıtıldı.     
    Kitapların tanıtım toplantısında kısa bir konuşma yapan Iğdır Valisi Ahmet Pek, İl Kültür Müdürü Osman Engindeniz’in İzmir fuarında yaşadığı bir olayı anlatarak şöyle dedi… “İzmir fuarında Iğdır standı açan Kültür Müdürlüğümüz Osman Engindeniz’e yaklaşan bir vatandaş, duvarda asılı olan Iğdır resmini göstererek, “Ağrı dağını niye fotomontaj yaptınız” diye bir soru sorar.” Engindeniz de; “Iğdır Ağrı Dağı eteklerinde yeralmakta,  Dağı’ın yüzde 65’i Iğdır il sınırları içinde yeralmaktadır, gördüğünüz bu fotoğraf gerçek, fotomontaj değil.” Dediğini ifade ederek, Iğdır’ın tanıtılamadığını vurguladı.
    Hakikaten Iğdır’ı tanıtamamış, anlatamamışız. Yaygın TV kanallarında, gazetelerde; Iğdır, coğrafi yapısı, tarihi güzellikleri ve kültürel yapısıyla anılacağına, bugüne değin, hep olumsuzluklarla anılmış, çekim merkezi oluşturulamamış.
    Ağrı Dağının yüzde 65’i Iğdır sınırında olmasına rağmen, hala Ağrı Dağının Ağrı ilinde olduğunu zannedenler var.  Iğdır’ın Ağrı Dağı eteklerinde büyümeye yüz tutmuş bir il olduğunu, iklimi ile komşu illerle hiçbir benzerliğinin olmadığını, bereketli topraklarını, meyvesini, sebzesini, al almasını, kayısısını, kavununu yetiştiren yumuşak ikliminin insanlarının da yüreğine işlediğini, sevecenliğini artırdığını söyleyememiş, anlatamamışız.
    Iğdır’ı tanıtmak için;
    -Ağrı dağı festivali başlatıldı, terör nedeniyle iptal edildi. 
    -Kış sporları için teleferik kurulacaktı, iptal oldu.
    -Dağcılara Iğdır’dan rota verilmedi.
    -Ağrı Dağı eteklerinde kayak tesisleri yapılırken, işçiler ve mühendisler PKK militanları tarafından dağa kaçırıldı, yatırım şimdilik durduruldu.
    Milli park ilan edilen Ağrı  Dağı özde bizim olsa da, İzmir fuarında ki vatandaşın dediği gibi fotomontaj olmaktan öte bizim olamamış. 
    Yakınımızda bir dağ var adı “Ağrı Dağı”, çok yakınımızda ama kullanımı bizde değil… 
    Iğdır’ı tanıtmak çok zor olmasa gerek…
    Bir şehir düşünün ki, üç ülkeye sınırı olsun. Ermenistan, Nahcivan-Azerbaycan ve İran ile sınırı olan dünyada birkaç ender ilden bir olan Iğdır’ı yalnız coğrafi konumu itibariyle bile tanıtmak çok kolayken, bizler bunun zorluğunu yaşıyoruz… 
    Iğdır öğle bir il ki, Avrupa, Ortadoğu ve Asya’nın en yüksek dağı, Ağrı Dağının eteklerinde kurulmuş, her sabah güneşi arkasına alarak sıcak Iğdır halkını selamlamaktadır. Yılın her mevsiminde zirvesinden kar’ı eksik etmeyen, muhteşem güzelliği ile seyredenleri büyüleyen Ağrı Dağı hem Türkiye’yi ve hem de Iğdır’ı ziyadesiyle tanıtmaya yeterde artarda… Bizler bunu pazarlayamıyorsak, duyuramıyorsak, tanıtamıyorsak bu bizin eksiğimiz. 
        Iğdır Valisi Ahmet Pek’te işte bu eksiğimizi ifade ederek, halkı Iğdır’ımızı tanıtalım seferberliğine davet ediyor… 
         Komşu illerinde kar kış kıyamet olurken, ılıman iklimi ile farklılığını ortaya koyan Iğdır’ın bu ayrıcalığı Ülkemiz insanlarına tanıtılmalıdır. 
       Sosyal medyanın bunca yoğun kullanıldığı ülkemizde,  dört mevsimi de kapsayan  Iğdır’ı tanıtabilecek profesyonel  bir  tanıtım, reklam  filmi yapılmalıdır. Gerekirse bu film Tv kanallarında yayınlatılmalıdır.
      Sevgili Iğdır’lı hemşerilerim, Doğu Anadolu’nun çukur ovası Iğdır’da yaşayan bizler, yaşadığımız beldeyi güzelleştirmeli, tanıtmalı, yaşam standardını yükseltmeliyiz ki, iyi yaşamanın keyfine gelecek nesillerde varsın.
     Yaşadığımız yerde kendimizi kiracı gibi görürsek, gün gelir kiracı oluruz, sahiplenirsek daima bizim olur.

Tweet