Iğdır Valisi Ahmet Pek, Iğdır’da görev yapan yerel ve ulusal medya temsilcileriyle Iğdır’ın dışarıda tanıtımı konusunda fikir alış verişinde bulundu.
    Valilik toplantı salonunda gerçekleşen toplantıya Vali Ahmet Pek, İl Kültür ve Turizm Müdürü Osman Engindeniz ve Basın mensupları katıldı.
    Iğdır’ın dışarı’da hemen hemen hiç tanınmadığını belirten Vali Pek, “Iğdır bütün iller gibi tek başına idare edilecek bir yer değildir. Iğdır, Kurum ve kuruluşlarıyla, sivil toplum örgütleriyle, basınıyla kısacası herkesin üzerine düşen görevi yaparak yöneteceği bir ildir. Herkes görevini yaparak ile hizmet eder. Sonuçta burası hepimizin yaşadığı bir yerdir. Yaşadığımız yeri daha fazla benimseme, kültürel değerlerine sahip çıkmak hepimize düşen görevdir. Iğdır, herkesin bildiği gibi Türkiye’ nin doğusunda bulunan, üç ülkeye sınırı olan bir ildir. Bu özelliğiyle Türkiye’nin tek ilidir. Ancak bu noktada sorulması gereken bir soru var. Bu üç ülkeye sınır olmanın Iğdır’a ne faydası var? Bir faydası olmadıktan sonra değil üç, onbeş ülkeye de sınırı olsa bu hiçbir anlam ifade etmez. Sınır ili olmanın şehrimize hangi konuda katkı sağlayabiliyoruz bunu düşünmemiz gerekiyor. Fayda hesabıyla düşündüğümüz zaman eğer bu sınırlar bize ekonomik ve kültürel olarak bir dönüşü varsa o zaman bize bir faydası vardır. Eğer hiçbir faydası yoksa hiçbir anlam ifade etmez. Peki biz faydalanıyor muyuz? Evet faydalanıyoruz. Şu anda Nahçivan ve İran’dan gelen insanlar buradan alışveriş yapıyor. Şu anda günlük ticaretimizin çoğu bu yerlerden gelen insanlar tarafından yürüyor. Aksi takdirde Iğdır nüfusu itibariyle belli bir Pazar ifade etmiyor. Bu noktada bu ülkelerden ticaret bakımından faydalanıyoruz. Peki Türkiye genelinde bizi ne kadar tanıyorlar? Kültürümüzü ne kadar biliyorlar? Bizim mevcut değerlerimizden ve imkanlarımızdan diğer bölgelerdeki insanlar haberdarlar mı? Kapasitemiz ve değerlerimiz ne kadar büyük olursa olsun diğer bölgedeki insanlar ancak bizim onlara verdiğimiz kadarını anlayabilirler. Kumaşınızın kaliteli olması önemli değildir. Terzinin o kumaştan nasıl bir elbise diktiği önemlidir. Iğdır’ı bilmeyen Türkiye’de bir sürü insan var. Bilen insan az. Çünkü biz hiçbir değerimizi yeteri kadar tanıtmamışız. Kültür Müdürlüğünden arkadaşlar geçenlerde Turizm fuarına katıldılar. Orada yaşanan bir olayla ilgili bana bir anekdot aktardılar. Arka fonda Ağrı Dağı ile beraber Iğdır’ın bir resmi çekilmiş. Orada fuarı gezenler bizim görevlilere niçin fotoshop yapıp arka plana Ağrı Dağını koydunuz diye sormuşlar. Adamlar Ağrı Dağının Iğdır ile bağlantısını bilmiyorlar. Halbuki Iğdır Ağrı Dağının eteğine kurulan bir ildir ve Ağrı Dağının yüzölçümü olarak %65’i Iğdır sınırındadır. Iğdır Ağrının değil Iğdır’a aittir.  Bunu burada yaşayan biliyor. Sizin varlığınız ancak tanıttığınız kadardır. Kendimizi tanıtamamışsak yokuz demektir. Bu noktada basına çok büyük görevler düşüyor. Iğdır’ın tanıtımı ile ilgili yapılan haberlerin ulusal basına yansıması çok önemlidir. Türkiye’deki insanların burada da bir hayat olduğunu bilmesi lazım. Havaalanıyla beraber tanınması artmıştır. Ayrıca İl Kültür Müdürlüğümüzle beraber 2012 yılı içerisinde Iğdır’ın tanınması bakımından çok önemli çalışmalar yapılmıştır. Bundan sonra da bu çalışmalar devam edecektir. Basın olarak sizlerin de elinizden geleni yapmanızı rica ediyorum” dedi.
    Yeşil Iğdır Gazetesi Genel Yayın Müdürü Cabbar Şıktaş, Iğdır’ı tanıtmak o kadarda zor değil öncelikli ülkemize gelen turistlere iyi davranmalıyız. Gümrükten gelen turistlere senin Türkiyede ne işin var dersek o zaman kaybederiz. Iğdır’a en çok turistin akın ettiği ülke İran bizlerde İrana giderek  Iğdır’la ilgili Iğdır’ı tarihi turistlik ve otellerini tanıtan broşürler dağıtırsak gelen turist sayısını iki katına çıkarmış oluruz. Bunun yanısıra  Iğdır hep kendini dışarıda başka illerde tanıtmıştır. Bizler Iğdır’ı tanıtmak için bir fuar düzenleyelim diğer illeri Iğdır’a davet edelim, Bir festival düzenlersek Iğdır’ı tanıtmış oluruz. şklinde konuştu.

Tweet