Iğdır Ehlibeyt Alimleri Derneği Başkanlığından Iğdır İl Müftülüğüne Tepki

Tarih : 2013-10-19 / Kategori : Gündem

Iğdır Ehlibeyt Alimleri Derneği Başkanlığından Iğdır İl Müftülüğüne Tepki

               Iğdır Ehlibeyt Alimleri  derneği tarafından Iğdır Valiliği İl Müftülüğü 'nün 13.09.2013tarihinde Iğdır Valisi Sayın Ahmet Pek, imzası ile Iğdır halkının tamamını terörist ve vatan haini olarak nitelendiren raporunu şiddetle kınadı.
           Iğdır Ehlibeyt Alimleri derneği Başkanı Veli Beder,  Mezhepsel açıdan hassas bölge olan bir bölgede birlik ve beraberliğe, Caferiler ve inancına darbe niteliğinde olan ve hakaret içeren bu raporu hazırlayan kişilerin Iğdır’da kalması büyük bir talihsizliktir. Sayın Başbakanımızın ve  Diyanet işleri başkanlığının bu kişileri bulundukları görevden alınmalarını istiyoruz. Bu asılsız ve  fesat dolu raporu sayın Valimizin nasıl imzalayarak içişleri bakanlığına göndermesini merak ediyoruz. Bu raporla ilgili bütün yetkililerden cevap bekliyoruz. Buradan Cumhuriyet savcılarını bu iftira dolu gerçek dışı rapor hakkında soruşturma açmasını bekliyoruz” dedi.
                Dernek binasında basın açıklaması yapan Veli Beder Şunları kaydetti; Türkiye Cumhuriyetinin asli unsuru olan bizler hiçbir zaman vatan ve milletimize ihanet içerisinde olmadık ve olmayacağız da. Iğdırlı hiçbir Türk devletine ve milletine karşı kurşun atmayı bırakın taş atanların hatta yan gözle bakanların karşısında bir dev misali durmuştur. Millet veya devlet adına bizleri yargılayan veya yadırgayanların daima karşısında olacağız. Bizi yargılayan ya da hakkımızda rapor hazırlayanların millet ve devlet duygularını da ayrıca sorgulamak gerekmektedir.
    Bizler Caferi inancına mensubuz ve bununla da iftihar ediyoruz. Ehlibeytin yolundan gitmek, Peygamberimizin pak ve tertemiz ailesinin yolunu izlemek bizleri onurlandırmaktadır. Ehlibeytin o pak ve tertemiz yolunu anlatmak ta elbette ki din adamları olarak bizim birinci vazifemizdir. Eşyanın tabiatı bunu gerektirir. Bizler Anayasamız ve kanunlarımız dışına çıkmadık ve çıkmayacağız da. Anayasamız din ve vicdan hürriyetini teminat altına almıştır. Kanunlar çerçevesinde ifade özgürlüğümüzü kullanacağız. Dini törenler hiçbir zaman izne tabi olmamıştır. Dini törenlerimizi Müftülüğün lütfü ve icazeti ile yapmadık bundan sonrada yapmayacağız. Biz yaptığınız işlerde illegal bir metot takip etmedik etmeyeceğiz.
    Bugün dini özgürlükler alanında Ermenilere dahi Akdamar kilisesinde ayin yapma hakkı tanınırken, Hıristiyanlara, Ortodokslara egemenlik verilirken ve hatta vakıf arazileri iade edilip papaz okulları iade edilirken bizleri teröristle aynı kefeye koymak hangi akla hizmettir.
      Kürt kesiminde gençler ideolojik taleplerini terörize uygulamalarla dile getirirken, Azeri kesiminden de bazı grupların ve Mollaların inançsal (Mezhepsel) ideolojik düşüncelerini dini argümanlarla seslendirdiklerini görmek mümkündür'' Muharrem ayında Iğdır İli bir matem kenti gibidir. ifadeleri ne manaya gelmektedir.
    Bu söz şu manaya gelmektedir. Iğdır'da yaşayan Kürt ve Türk kesiminin ikisi de vatan hainidir. Biri terörist uygulamalar içindedir diğeri mezhepsel tutumu sebebi ile teröristtir. Muharrem ayındaki İmam Hüseyin'e tuttuğumuz yas hangi terör eylemine sebep oldu, hayret.!!! Aynı Emevi ve Abbasi siyaseti.... Hiç kimse İmam Hüseyin'in yasına dil uzatamaz.. Bu güne kadar dil uzatanlar nasıl ma'hvu perişan oldular ise bundan sonrada aynısı olacaktır. Hiç şüpheniz olmasın.
    Sayın Müftü bizlere vatan sevgisi ve millet bütünlüğünü öğretmesin. O istese de istemese de biz Türk'üz ve bu vatanın bir tek çakılını atalarımız nasıl Ermeni'ye vermedi ise biz de bundan sonra baş kesen, ciğer yiyen kadın çoluk çocuk demeden insanları öldüren El kaidecilere, El Nusracılara ve bunların destekçilerine bu vatanı yar etmez tek bir çakılını vermeyiz.

Atalarımız nasıl Balkan savaşlarında, Çanakkale'de, Kurtuluş savaşında Azerbaycanlı olarak Türkiye'ye gönüllü olarak savaşıp kan ve can vermişse, Azerbaycan Sovyetlere teslim olurken  Atatürk'ün çağrısı ile "Kardeş kardeşe borç vermez karşılıksız el tutar" mantığı ile bütün bütçesindeki parasını ve altınlarını Türkiyeye teslim eden Azerbaycan Türkü olarak bu vatana bağlıyız ve bağlı kalacağız.

Gelecekte gençler arasında ideolojik ayrımı hızlandıracak şia (Caferilik) adına özendirici söylem ve davranışlar, toplumda devletimiz, milletimiz ve bütünlüğümüz için olumsuz oluşumlara zemin hazırlayacak din adına ve dini alanlarda görülen bu çalışmaların, dikkatle izlenmesi önemli görülmektedir, ifadesi bir ihbar mahiyetindedir. Sizden önce de çok güç sahipleri bu inancı önünü almak için çok cinayetler işlediler.Bu yazıyı Emniyet genel Müdürlüğüne bilgi için gönderiyorsun ve diyorsun ki bu Caferiler toptan vatan hainidir. Bunları dikkatle izle. Bu ne celal bu ne  hırs. Caferiler kimi terör etti. Kime kurşun attı... sizler tarikat ve el Nusracılar’la uğraşın. Ciğer yiyenlerle uğraşın bu tür şeylerle bizi yıldıramazsınız.

Bütün bu çalışmalar bizleri öz be öz Türk olup Caferi inancına sahip bizleri çekileştirme, başkalaştırma çabalarından başka bir çaba değildir. 21. Yüzyıl Türkiye'sinde tek tip insan yaratamazsınız.

Bütün bu çaba ve iftiralar ehlibeyt alimlerini Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı birer memur haline getirme gayretidir. Bu rapor ile Diyanet işleri başkanlığına bağlı olmamak vatanı sevmemek ve millet bütünlüğünü istememek manasına gelmektedir. O halde diyanet işlerine bağlı olmayan Alevi kardeşlerimiz, Vakıflar aracılığı ile dini ihtiyaçlarını gideren gayrimüslimlerde toptan vatan hainidirler. Bir bardak suda fırtına koparmak buna denir....

Diyanet işeri başkanlığı yeniden yapılandırılmalı ve her inanca sahip toplum

ve bireyler eşit, hakkaniyete dayalı ve özgürce temsil edilmelidir. Sadece Hanefi inancını temsil eden bir yapılanma kabul edilemez. Bizler böyle bir yapı içerisine entegre edemezsiniz. Bizler Ehlibeyt alimleri olarak sizlerin tahrik ve tahkirlerinizi kabul etmeyeceğiz. Caferi alimlerini bidat ve hurafelerle uğraşan, cahil ve bilgisiz olarak niteleseniz de "kötü söz sahibine aittir" ilkesiyle hareket edeceğiz.

Bizler her inanca sahip toplum ve bireylerin eşit, hakkaniyete dayalı ve özgürce temsil edilmediği,insan haklarına uygun olmayan bir diyanet yapılanması içerisinde olmayacağız.

Bu vahim rapor burada kalmayacaktır. Bu işi sonuna kadar takip edip adli ve idari kurumlarda hakkımızı sonuna kadar takip edeceğiz.

    Mezhepsel açıdan hassas bölge olan bir bölgede birlik ve beraberliğe, Caferiler ve inancına darbe niteliğinde olan ve hakaret içeren bu raporu hazırlayan kişilerin Iğdır’da kalması büyük bir talihsizliktir. Diyanet işleri başkanlığından bu kişilerin bulundukları görevden alınmaları beklenmektedir.”şeklinde konuştu.

Facebook Beğenenler

  1. Huseyin 2013-10-19 19:31:00

    25 genc iran donusu Dogubeyazit'ta terorist muamelesine tabi tutuldugunda bu birlikteligi ve dik durusu gosterseydiniz. Bu asagilayici raporu kaleme almaya cesaret edemezlerdi. Ama yine de tebrikler Ehlibeyt Alimleri...

  2. kilic 2013-10-20 12:11:36

    simdi türklere baskilar baslayacak demeki, türkler igdirdan kacsin diye. hadi hayirlisi pilanin baska yüzü heralde..dini kulanarak..

  3. drbaskoylu 2013-10-20 18:26:42

    Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörü Sedat LAÇİNER "“Ermeni Azeri’den iyidir; Azerbaycan Şii’dir; Ermeniler ehli kitaptır; Allah Ermenileri ıslah eder; ama Şii’ye bu dünyada da ahrette de ıslah yoktur. Ermenistan Azerbaycan’dan daha iyidir", akepe milletvekili Mehmet METİNER "Hüseyin ile Yezid Karşı Karşı Geldiğinde Bizim Tavrımız Yezid’ten Yanadır.", Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ" Hizbullah adını 'hizbüşşeytan' olarak değiştirsin." dediğinde ne oldu ki şimdi il müftüsü bizi aykırı ilan etmiş, tehdit unsuru olarak görmüş, pkklı teröristler ile mukayese etme dangalaklığına kadar gitmiş ne olacak? Sayın Vali ve Müftü Bey'in idrak edemedikleri bir gerçek var; Biz Azerbaycan Türkleri ekmeğini yediğimiz, uğrunda kanımızı dökmeye hazır olduğumuz ülkemiz Türkiye'nin Türk bayrağı altında "Varlığım TÜRK Varlığına Armağan Olsun" derken takiye yapmıyorduk. Velhasıl kelam ihvancı-nusracı-el kaideci-wahabi-selefi akepe hükümetinin atamaları ile koltuğunda oturmakta olan Vali ve Müftüden beklenmeyen davranışlar değil bunlar. Allah Islah Etsin.

  4. aktas 2013-10-21 10:25:56

    Dogrusu igdir il muftulugunun ve valiligin boyle karar alip bir sehri teror diye adlandirmasini saskinlikla karsiliyoruz demekki butun igdir halki vatan haini valilik ve muftuluk vatanperver o halde o kisilererin igdirda kalmasi yersisdir hemde okumus cahil birileri olarak. Igdir'i terketsin kendilerine vatanperver sehirler arasinlar. Igdir'lilarinda vatanlarina bagliligini gostermelerini istiyor boyle alinan karalari TBBM ' ne tasinmasini,milletvekilimizin bu ise el atmasini dort gozle beklemekteyiz.Buradan butun ehli-beyt alimlerine saygi ve sukranlarimizi iletiyor ALLAH'u teala onlari basimizdan eksik etmesin.hollanda bilal

  5. onur 2013-10-23 08:03:53

    ben müftüde suç görmüyorum haklı adam adamlar safını belli ediyor ey Eylibeyt Alimleri dernegi ve alimleri Vahdet Vahdet diye kendinizi paralıyorsunuz alın size Vahdet.Sosyal medyada icraat göstermeyin demecler verip acıklamalar yapmayın alim olun alim.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.