Hocalı Katliamı

Tarih : 2011-02-28 / Kategori : Genel Haber

Hocalı Katliamı

Ziraat Mühendisleri odası  Adına Iğdır il Temsilcisi   Mehmet Ali Bulut, Bir sasın açıklaması yaptı.

Bulut Açıklamasında şunları sölyedi;Bugün tarihin en gaddar ve acımasız toplu terör olaylarından biri olan Hocalı Soykırımı’nın 19. yıldönümünde, sadece Azerbaycan Türkleri’ne karşı değil, aynı zamanda bütün insanlığa karşı işlenmiş en ağır ve en vahşi cinayetlerden biri olan bu olayı, şehitlerimizin ve evlatlarını yitirmiş ana babaların, ebeveynlerini yitirerek yetim kalmış çocukların acılarını yüreğimizde hissederek şiddetle kınıyoruz.
Bilindiği üzere Türkiye ve Azerbaycan’ın, özünde ise Türk düşmanlarının birlik ve bütünlüğümüzü bozmaya yönelik politikalarının en büyük aracı, sözde Ermeni soykırımı iddiasıdır. Türk Milleti karşısında duydukları tarihsel aşağılık kompleksi ve kendi tarihlerindeki soykırım olaylarının ağırlığı altında ezilen bu bedbahtlar, büyük kıskançlık besledikleri, başarılarla dolu temiz Türk Tarihini bu yolla “kirli” göstermeye çalışmakta ve bunun için de, gerek parlamentolarında, gerekse yerel meclislerinde kanunlar ve kararlar çıkartmaktadırlar.
Hiçbir tarihsel gerçeğe ve bilimsel araştırmaya dayanmayan bu kanun ve kararların, gerçek dışı olduğu 1948 tarihli “Birleşmiş Milletler Soykırım Sözleşmesi”nde yapılan tanımdan da açıkça anlaşılmaktadır.
Buna göre soykırım; “ırk, milliyet, etnik ve din farklılıkları nedeniyle insan gruplarının yok edilmesi”dir. 1950 yılında Türkiye’nin de taraf olduğu bu sözleşmedeki tanıma en uygun olaylar; Nazilerin, Yahudi ve diğer etnik gruplara karşı giriştikleri kitlesel kıyım, 1954-1962 yılları arasında Fransızların Cezayir’de, Cezayirlilere yapmış oldukları kıyımlar , 1965-1966 yıllarında Endonezya’da yapılan kitlesel yok etme, 1975-1979 yılları arasında Kamboçya’da Kızıl Kmerlerin Kamboçyalılara yaptıkları katliam, 1991’den sonra Bosna-Hersek ile Kosova’da binlerce müslümanın Sırp vahşetine maruz kalmasıdır.
Bu tanım çerçevesinde değerlendirilmesi gereken ve tarihsel süreçte en yakın soykırım (insan grubunun yok edilmesi) olayı, 26 Şubat 1992 tarihinde Azerbaycan’ın Karabağ Özerk Cumhuriyetine bağlı Hocalı Kentinde yaşanmıştır.
Karabağ Bölgesi Ermenilerin eline geçmeden önce, Hocalı’da 7000 Azeri Türk yaşamaktaydı. Halkın bir kısmının Ermeni zulmünden kaçmasından sonra, Azeri Türk nüfusu 3000’e düşen Hocalı sokakları, kan gölüne dönmüş ve Türk nüfusun 613’ü vahşice katledilmiştir. Öldürülenler arasında 106 kadın, 63 çocuk ve 70 ihtiyarın başları kesilmiş, gözleri oyulmuş, derileri yüzülmüştür. Hamile kadınların karınları süngüyle parçalanarak ceninleri ana rahminden süngüyle çıkarılmış, 487 kişi sakat bırakılmıştır. 1275 kişi esir alınmış ancak bugüne kadar esaret altındaki bu insanların akıbetleri hakkında hiçbir bilgi alınamamıştır. 25 Şubatı 26 Şubata (1992) bağlayan gece, insanlığa karşı işlenmiş en gaddar, en acımasız toplu terör olaylarından biri olan “Hocalı Katliamı” ile Azerbaycan kenti Hocalı yeryüzünden silinmiştir.
3000 kişinin bulunduğu Hocalı’da Ermeni katillerce öldürülen, esaret sonucu kaybolan ve sakat bırakılan insan sayısı 2375’tir.
Tarihteki en büyük ve en kanlı insanlık suçlarından biri olan Hocalı soykırımının tarihin kara ve tozlu raflarına kaldırılmasına ve unutulmasına izin verilmemesi gerektiği inancındayız. Zira Türkiye’yi “soykırım” iddiaları ile suçlayan, gerçekte nasıl birer insanlık dışı cani oldukları belgelerle sabit olan bu katillerin suçlarını kendi yüzlerine ve çifte standartlarla destek olanların yüzlerine ve vicdanlarına haykırmak gerekmektedir.
Hukuki alt yapısı olan, video kayıtları, fotoğrafları ve canlı şahitleriyle ispat edilmiş bulunan bu insanlık suçunun “SOYKIRIM” olduğunu, bu tür toplu katliamların uluslar arası hukuk metinlerinde soykırım olarak tanımlandığını, kendimizi aldatmaya yönelik söylemler olmadığını bilmeli ve özellikle gençlerimize anlatmalıyız.
Haydar Aliyev’in “Bir Millet İki Devlet” ve Mustafa Kemal Atatürk’ün “Azerbaycan’ın sevinci sevincimiz, kederi kederimizdir” düsturu doğrultusunda hareket edilmeli ve sivil toplum örgütlerimizin bu konudaki çalışmaları ile birlikte, “seçilmişlerden oluşan” belediye meclislerimiz ile İl Genel Meclislerimizde ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde Hocalı’da Ermenilerce yapılan katliamın “SOYKIRIM” olarak tanınmasına ilişkin kararlar alınması ve dünya kamuoyuna duyurulması bu konuda atılabilecek en önemli adımlardan birini teşkil edecektir.
Bizler, Ermeni canilerin bu insanlık dışı davranışlarını esefle kınıyor, dünyamızın barışa, sevgiye ve kardeşliğe en çok ihtiyacı olduğu günümüzde hakkın, adaletin ve barışın yanında yer alan herkesi, dünyada barışın ve insan haklarının koruyucusu olan uluslararası kuruluşları, tüm dünya kamuoyunu, teröre karşı olan herkesi, yapılan bu soykırımı kınamaya ve Ermenistan’ın işgal ettiği Azerbaycan topraklarından çekilmesi için hukuk çerçevesinde baskı uygulamaya davet ediyoruz.

Facebook Beğenenler

  1. burhan 2011-02-28 13:05:19

    STK temsilcilerinin ulusal veya yerel anlamda toplumumuzu ilgilendiren olaylarla ilgili açıklamalar yapması ve bu konuları basın yoluyla halka duyurması demokrasimiz adına sevindirici halkımız adınada bütünleştirici bir etki yapacağı konusunda düşüncelerimi dile getirmek istedim.Sayın M.Ali BULUT beyin yapmış olduğu bu davranışın diğer STK'larına ve aydın olarak toplum içerisinde gezinen tüm insanlarımıza örnek olmasını temenni ederim.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.