Cabbar ŞIKTAŞ HOCALI KAN AĞLAR, BİZDE AĞLARIZ...
Tarih : 2008-02-26
Tüm Yazılar

Cabbar ŞIKTAŞ



1991 Yılında Azerbaycan'ın Dağlık Karabağ bölgesi Hocalı'da Ermeni çeteleri Rus ordusunun desteği ile bir insanlık dışı katliam gerçekleştirmiş ve  binlerce  Azerbaycan vatandaşını katletmişlerdi.
Dram öylesine üst seviyedeydi ki, insanlar yitirdikleri yakınlarına mı, ortada kalan  yaralılarına mı, yoksa kaybettikleri topraklarına mı yanacaklarını bilmiyorlardı. 
Bildikleri  tek şey dünyanın gözü önünde katlediliyor  olmalarıydı.
Azerbaycan'ın dağlık Karabağ bölgesinde yaşayan, Azeri Türkü ile Kürt halkı aynı kaderi paylaşmış, topraklarını müdafaa etmekte aciz kalmış ve yurtlarından olmuşlardı.
Yaklaşık  bir milyon Karabağ kaçkını, bugün Azerbaycan'ın başkenti Bakü etrafında  sığındıkları alanlarda yaşam mücadelesi vermektedirler.
Azerbaycan'ın yüreğindeki bu ateş, Türk Dünyasını öylesine bir sarmış ki, 26 Şubat denildiğinde hemen akıllara Hocalı gelmektedir. Ermenilerin en büyük katliamı gerçekleştirdikleri Hocalı, Karabağ'ın sembolü olmuştur.
Karabağ'ın, HANKENDİ, HOCALI, ŞUŞA, LAÇIN,  HOCAVEND,  KELBECER,  AĞDERE ,     FÜZULİ , GUBADLI, AĞDAM, CEBRAYIL ve  ZENGİLAN    bölgelerini işgal eden Ermeni çeteleri, bu bölgelerde 20 binin üzerinde insanı katletmiş, 50 binin üzerinde  insanı   yaralamış, binlerce insanın diri diri uzuv larını keserek işkence etmiş ve bir milyon insanı  topraklarından, evlerinden, yuvalarından uzaklaştırmış, ele geçirdikleri bölgelerin yapısını değiştirmek    maksadıyla yıkıp dağıtmış ve yerleşmişlerdir... 
Geçenlerde İstanbul'da  Firuz Iğdır'ın lokantasında Azerbaycan büyükelçiliğinde görevli bir Konsolosla sohbet ediyorduk. Konsolos çok güzel iki cümle söyledi: "Biz Hocalı'yı, Karabağ’ı,  Türkiye'ye anlatamamışız. Hocalı’yı öncelikle Iğdır'dan başlayarak Türkiye'ye, daha sonra da dünyaya anlatmalıyız." demişti…
Genelde suya sabuna dokunmaksızın, olaylara yüzeysel yaklaşmakta, dramatize sahnelerini anlatıp olayı kapamaktayız. 
Karabağ Azerbay- can'ın kanayan yarası olduğu kadar, bizlerinde yüreğindeki yara ve derttir.
Peki bu yaranın merhemi yokmu?
Bu yara her fırsatta bizleri ağla tacak, sızlatacak ve böyle devam edip gidecek mi?
Peki bizler ne zamana kadar bu yası tutacak, topraklarımıza uzaktan
uzaktan bakacağız.
Bizler gerçekten bu kadar gayretsiz ve acizmiyiz...
Azerbaycan halkının tam desteği ile Cumhurbaşkanlığını yürüten Sayın İlham  Aliyev, son zamanlarda Azerbaycan ordusuna büyük önem vermekte ve  silahlı kuvvetlerini modernize etmektedir. Bu bağlamda Sayın Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in  diplomatik yollarla çözümü mümkün olmayan Karabağ'ı gerekirse askeri güç kullanarak geri alması artık kaçınılmaz olmuştur. 
Bu sözleri ifade etmekten kaçınmanın hiç gereği yoktur. Dünyanın gözü önünde Ermenistan, Azerbaycan'a saldırmış ve topraklarının yüzde 25'lik bir bölümünü işgal etmiştir. Savaş geçici olarak durmuş olsa da,  diplomatik savaş hala devam etmektedir. Bu savaşın galibi henüz belirlenmedi. Rus destekli Ermeni çeteleri işkal ettikleri Azerbaycan yurdundan çekilmedikleri sürece bu savaş devam ediyor demektir.
Artık yeter demenin zamanı gelmiş ve hatta geçmiştir bile… Bizler ne zamana kadar bekleyecek, topraklarımıza uzaktan bakıp ağlayacağız.
Karabağ'da, Hocalı'da  canlarını vatanları için veren şehitlerimizi rahmetle anıyor, yaralılarımızın acılarını paylaşıyor, vatan toprağının geri alınması için ne gerekiyorsa yapılmasını diliyoruz…

Henüz yorum yapılmadı!

Bu içerik için yorum yapılmadı. Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanınız.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.

Kerbela

Kerbela Sayfası