Şimdi birileri sorar 51 yanlış demek ki bir doğru eder... Hayır o da etmez... Kafiyesi uysun diye yazımın başlığını “50 yanlış bir doğru etmez” koydum... Açıklamaya gerek yok, yanlış yanlıştır. Eğri eğridir. Düzde düzdür. Doğruda doğrudur. Bunu dile getirmenin sorun teşkil etmesini mantığım kabul etmiyor... Mesela: Hafta sonu Iğdır Belediyesi Valilik yolunun girişini çok çirkin gösteren bir binayı yıkarak güzel bir iş başardı. Estetik ve şehircilik adına yapılan uygulamayı benimsiyor, emeği geçenlere teşekkür ediyorum... Bu bir doğrudur. Doğrular dile getirildiğinde mutlu olanlar, eğrileri dile getirdiğinde mutsuz oluyorsa, büsbütün susmayı tercih etmek durumunda kalıyoruz... Iğdır’da işsizliğin var oluşunu hepimiz kabul ediyormuyuz?.. Kiminin işi iyidir kabul etmez, kiminin işi kötüdür kabul eder... Ama bir doğrunun tesbiti yapılmalıdır. Iğdır’da işsizlik vardır ve vatandaş bu durumdan rahatsızdır. Peki Iğdır’da böylesi işsizlik varken, bizler toplumun seçilmişleri olarak, atanmışları olarak, yazar çizerleri olarak üzerimize düşeni yerine getiriyor muyuz?.. Yazar çizerler görevlerini yaptığında sorun oluyorsa, o zaman sessiz ve tepkisiz bir toplum olarak yaşamımızı devam ettirmeliyiz... Iğdır Tüccarının seçtiği ticaret odasıyla ilgili küçücük bir doğruyu ortaya koysak, hemencecik vaveylalar koparılıyor. Halbu ki bu doğruları ortaya koymak bizim vazifemiz, bize mantıklı bir açıklama yapmakta sizin görevinizdir. Herzaman güllük gülistanlık göstermek, doğrudan uzak durmak sorunu çözmez, dahada çoğalmasına neden olur... Sorarım sizlere, Iğdır’da ki işsizliğin giderilmesi adına hangi toplantı tertip edildi. Gerek işadamları ve gerekse siyasetçilerin katılacağı bir toplantı tertip edip durum değerlendirmesi yapılamazmıydı? Çeşitli üniversitelerden uzman kişilerin bilgilerine baş vurulamazmıydı? Bu hay huy etmekle olmuyor. Ankara Ticaret odası başkanı her gün televizyonlarda açıklamalar yapıyor. Boş açıklamalar değil elbet. Peki bizim eksiğimiz nedir? Önce kendimize iğneyi batıralım, başkasına da çuvaldızı... Şehirde hasta olarak dolaşan bir insan var... Bu insan her gün şehir meydanında ve gecede valilik yolunda kimseye zarar vermeden dolaşmaktadır. O kişinin kardeşi yine bu sokaklarda ölmüştü. Şimdi biz bu insana sahip çıkın demeyelimmi? Iğdır’ın zor şehir olduğunu bili-yorum. Bu zorluk sizede, banada aynı mesafededir. Toplumun talepleri doğrultusunda akılcı ve samimi duygular taşıyarak gayret sarfedilirse sorun kalmaz. Ancak ‘ben yaptım doğrudur’ mantığı ile yola çıkarsanız, duygularını sömürdüğünüz toplum birzaman gelir sizlere yanlış yaptığınızı ve eğri yolda olduğunu hatırlatır... İşte ozaman iş işten çoktan geçmiş olur...