k Parti hükümeti ülke genelinde başlattığı yeşil kart dağıtımının ardından bir makale yazarak uygulamanın yanlış olduğunu ortaya koymuştum... Yazımda kısaca, “yeşil kart verilen kişilerin gelişi güzel seçildiğini, kayıt dışı tonlarca parası olan vatandaşların cebine yeşil kart koyulduğunu, yüzde alınmadığı için memurların ilaçlarını yeşil kartlara yazdırdığını, yeşil kartta yapılan suistimallerin ülkeye yapılmış bir ihanet olduğunu, yeşil kartı gerçek manada hak edenlere maaş bile bağlanması gerektiğini” kaleme almıştım... Daha geçenlerde Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan bir konuşmasında, “yeşil kart usulsüzlüklerinin önüne geçeceğiz” demiş ve ardından yayınlanan genelgeyle yeşil kart sahiplerinden aldıkları ilaçın karşılığı olarak %20 peşin para alınacağı belirtilmiştir... Ne gariptir ki biz bu sözleri dediğimiz zaman kendini Başbakanın sağ kolu varsayan bazı kişiler buna karşı çıkmış, uygulama devletimizin, milletine verdiği bir haktır diyerek tepki göstermişlerdi. Elbette devlet milletine sahip çıkmalıdır. Millette milletliğini bilmelidir. Yoksa yeşil kart’la hiç para vermeden ilaç alıp çöpe dökmek, milletlik anlayışıyla bağdaşmamaktadır. İnsanların bulup kullanamadığı ilacı alıp hayvanına yedirmek, devleti yıkmaktan başka birşey değildir... Yani devlet milletine sahip çıkınca, milletinde devletini yağmalamaya kalkması doğru değildir... Biz deyin- ce eleştiriliyorduk... Buyrun Başbakan olayın farkına vardı ve müdahale etmek zorunda kaldı. Her eczane binlerce YTL alacağını aylardır tahsil etmeyi bekliyor. Devlet millete sahip çıkmak adına bir uygulama başlattı, talan edildi. Kimileri kendini kaybedip doktor dövmeye başladı. Kimileri doktoru babasının işçisiymiş gibi hissederek 10 reçeteyi poşetle getirip doktor’un önüne koyarak, önceden yazılmış olan ilaç isimlerini yazdırmaya kalkıştı. Kimisi yazacaksınız, kimisi vereceksiniz, kimisi bakacaksınız diyerek diklenmeye çalıştı... Devlete vergi ödeyen, Bağ-Kur, SSK pirimi ödeyen ve Emekli sandığı mensupları muayene olmaya bile yaklaşamadılar... Bumudur devlet millet ilişkisi, bumudur vatandaşlık bilinci, bumudur devlete sahip çıkma olgusu... Dün söylediklerimi bugün de tekrar ediyorum. Devlet olarak işsi-zimize, düşkünümüze, fakirimize bırakın yeşil kart vermeyi maaş bile bağlanmasını istiyorum. Ama hak etmeyen, tefecilik yapan, karanlık işlerle ilgilenen, hayvan sürüsü sahibi olan, kısaca varlıklı olan insanlara yeşil kart verilmesi ülkeye ve hakkıyla iş yapan diğer vatandaşlarına yapılmış en büyük haksızlıktır. Neyse ki sayın başbakan olayın farkına vardı ve önlem adına bir girişimde bulundu. Umarız hak etmeyenlerin yeşil kartlar’ı da geri alınır...