Cabbar ŞIKTAŞ CUMHURİYETİMİZİN 100. YILI KUTLU OLSUN
Tarih : 2023-10-26
Tüm Yazılar

Cabbar ŞIKTAŞ



CUMHURİYETİMİZİN 100. YILI KUTLU OLSUN

Çocukluğumuzda 29 Ekim Cumhuriyet bayramı yaklaştığı vakit içimiz içimize sığmazdı. 

Günler öncesinden okullarda hazırlıklar başlar, askeri kışlalar, devlet kurumları, kooperatifler, sanayi çalışanları, örsler, çekiçler, at arabası üzerinde tıraş yapan berberler, atlar, arabalar günler öncesinden süslenir, bayrama hazırlık yaparlardı. 

Zamanla kutlama etkinlikleri eski heyecanını yitirdi. 

Belki de biz büyüdüğümüz için bize öyle geliyordur. 

Ama şimdi 100. yılda yapılacak kutlamaya farklı bir anlam yüklenmiş durumda. 

Bu 29 Ekim Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yıldönümü.  

Onun için etkinliklerin, kutlamaların en güzelini yapmamız gerekmektedir.  

Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının yokluklar içerisinde bizlere armağan ettiği Cumhuriyetimizin 100. Yılı… 

Türk halkının tamamına yakını şu anda mültecilerden yakınıyor değil mi? 

Peki bu mülteciler neden ülkelerini bırakıp bizim ülkemize sığınıyorlar? 

Mesela Afganistan'da Taliban denen dinci bir örgüt Afganistan’ı ele geçirdi ve sözde Şeriat kurallarını uyguladığından milyonlarca Afgan ülkesini terk etti. 

Hakeza bir dönem Saddam rejiminden kaçan Iraklılar da ülkemize sığınıyordu. Sonra ABD’nin "Demokrasi götüreceğim" diye girdiği Irak’ta halk yağmurdan kaçıp doluya tutulmuşcasına ülkelerinden kaçıyorlardı. 

Suriye zaten hepimize malum. Hesap sahipleri bir oyun kurdu, Arap baharı dalga dalga gelirken sıra şimdi Suriye’de denildi ve öyle de oldu. 

Suriye’de yaşanan çatışmalar dirayetsiz Suriyelilerin kaçışmasıyla ülkemiz sığınmacı cennetine döndü. 

Şu anda Filistin benzer bir kaderi yaşıyor. 

Siyonist İsrail, kapitalist ABD ve yandaşları dünyanın gözü önünde insanları öldürüyor ancak kimseden çıt çıkmıyor. 

Çünkü hepsi tiyatronun birer oyuncusu ve üstlendikleri rolü oynuyorlar. 

Zaman farklı olsa da konular aynı. 

Osmanlı'nın çöküş yıllarında kaçışanların, batıya sığınanların, ülkesini satanların haddi hesabı yoktu. 

Atatürk diye bir komutan ortaya çıktı ve hayatını hiçe sayarak küllerinden yeniden doğacak bir ülkeyi kurmak için yedi düvel ile savaşarak Türkiye Cumhuriyetini kurdu. 

O yıllarda Atatürk ve silah arkadaşları hem dışarıdaki düşmanla savaşıyordu hem de içerideki hainlerle mücadele ediyordu. 

Vatansızlığın ne demek olduğunu vatansız olanlar bilirler. 

Ülkeniz yıkılmış, sokaklarınız tahrip olmuş, ailenizden birçokları katledilmiş, tecavüze uğramış, onurunuz kırılmış olursa vatansızlığın ne demek olduğunu anlar ve hissedersiniz. 

Atatürk ve silah arkadaşları 100 yıl önce bu milletin onurunu, haysiyetini kurtarmış ve Cumhuriyeti ilan etmiştir. 

Ama şimdi üç beş baldırı çıplak sözde din tüccarı, kurtuluş savaşı yıllarında (Mustafa Fehmi Kubilay’ın başını kesen zihniyetin uzantıları) hem Cumhuriyet’e hem de Atatürk’e saldırmakta, hakaretler etmekte, "Ümmeti böldü, İslam’a darbe vurdu" yalanı ile insanları kandırmaya devam etmektedirler. 

Dedim ya vatansızlığın ne demek olduğunu, vatansızlar bilir. 

Ruslar Azerbaycan’ı işgal ettiklerinde, camideki hocayı da KGB’den atamışlardı. 

Hoca verdiği vaazda hizmetkar mantığı ile hareket ediyordu. 

Ve Ruslar ilk olarak vatanını satanları katletmişti. 

Kendi vatanını satanlar, bizi de satar demişlerdi.

Şu anda ülkemizde din adına veya dinsizlik adına ortalıkta cirit atan bir dünya vatan haini var. Hepsinin ortak özelliği hizmetkarı oldukları merkeze karşı sorumluluklarını yerine getirmek için var güçleri ile çalışmak, lüks içinde yaşayıp, avama “Allah fakirleri sever” tebliği yapmak. 

Cumhuriyet ile Atatürk ile sorunu olanlar emin olunuz ki bu vatana ihanet içerisindedirler.  

Bugün görmezden gelinenler, dün FETÖ örneğinde olduğu gibi tekrardan karşımıza çıkacaklardır.

Bu sebeple, bu özel gün düşmana korku, dosta güven verecek şekilde kutlanmalıdır. 

Sokaklar bayraklarla donatılmalı, “100. Yılımız Kutlu Olsun” pankartları her yere asılmalıdır. 

Filistin’de insanlar katlediliyor gerekçesiyle Cumhuriyetimizin 100. Yılını sönük kutlamamalıyız. 

Bugün tüm İslam ülkeleri içerisinde, tarih boyunca Filistin’den en ufak bir destek görmememize rağmen, her zaman Filistin davasının takipçisi Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Milleti olmuştur. 

Biz var olursak, Filistin de güvende olur, Türk Cumhuriyetleri de güvende olur, komşularımız da güvende olur. 

Bu sebeple Cumhuriyet Bayramımızı ve 100. Yılımızı canı gönülden kutlamalıyız. 

Birilerinin fitne yaratıp özel günümüzü provoke etmesine kesinlikle müsaade etmemeliyiz. 

Vatanımıza göz diken hainlerin, satılmışların, işbirlikçilerin, din veya dinsizlik adı altında yaratmaya çalıştıkları ihanete kesinlikle geçit vermemeliyiz. 

Cumhuriyetimizin 100. Yılı Kutlu Olsun.  

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.