Cabbar ŞIKTAŞ İTİRAZ EDİNCE DİNSİZ OLURSUNUZ
Tarih : 2024-01-03
Tüm Yazılar

Cabbar ŞIKTAŞ



İTİRAZ EDİNCE DİNSİZ OLURSUNUZ

Sorgulama kültürünün olmadığı yerlerde ön yargı hâkim olur ve fikir beyan eden kişiler eleştirdiği konulara göre hemen eleştirilirler.  

Eğer ki bir kişi din adına yapılan yanlışları eleştiriyorsa, dinden çıkmış, zındık, inançsız, putperest gibi sözlerle itham edilir, en ağır hakaretlere maruz bırakılır.

Kişilerin sözlerinde "Allah, Peygamber, Din" varsa ne söylediğinin hiçbir önemi yoktur(!) Çünkü o isimlerin eylemin içinde yer alması, kişinin devamında söyleyeceği tüm art niyetli ve yanlış sözleri örtmüş olur.

Atlar ürkmesin diye gözünün yanlarına gelecek şekilde maske takılır.

Etrafındaki şeyleri görüp ürkmesin diye bu önlem alınır.

Sadece önüne bakıp hedefe ilerlemesi amaçlanır.  

Oysa insan akıl sahibidir.

Yüce Allah insanı tüm canlılardan ayırt ederek akıl vermiş ve bunu kullanmasını istemiştir.

Yani etrafına bakmalı, olup bitenleri tahlil etmeli, doğruyu bulmalıdır.

TV ekranlarında, sosyal medyalarda, yazılan kitaplarda din adına öyle ilginç ve hatta dinle, İslam’la hiç alakası olmayan bir dünya söz söylenir ama birçok kişi sorgulamadan buna itaat eder.

Sorgulayana da dinden çıkmış muamelesi yapılır.

Nitekim Gülen Cemaati'nin de en katı kurallarından birisi asla hiçbir şey sorgulanmayacak, mutlak itaat edilecek ve kimseyle tartışmaya girilmeyecektir.

Aynı şekilde tarikat şeyhlerinin söylediği birçok sözün Kur’an ve Peygamberle örtüşmüyor olduğu görüldüğü halde cemaatten tek laf çıkıyor mu?

Din adına söylenen bir söz eğer ki Kur’an ve Peygamber’le çelişiyorsa onun İslam’la alakası yoktur.

Şöyle ki, İslam dini evrensel bir dindir.

İsteyen herkes bu dini kabul edebilir, istemeyen de reddedebilir. 

Ancak İslam dini adına, daha açık ifadeyle Allah adına birilerini kazanmak için yalan konuşmak bırakın Müslümanlığı insanlıkla bile bağdaşmaz.

İslam dini bilimi reddetmiyor.

Ama medrese, şeriat, din, İslam öyle bir yere getirilmiştir ki, Afganistan örneğinde olduğu gibi kadını eve hapsetmiş, teknolojiyi yasaklamış, eğitimi bitirmiştir.

Bugün Filistin’i işgal eden, barbar İsrail ve ABD de dindardır.

Yahudi ve Hıristiyanlar'da aşırı dinciler, belki Müslümanların aşırı dincilerinden daha katıdır.

Ama onların bizden bir farkı var.

Onlar bilime, teknolojiye açıklar.

Bir avuç İsrail 1.5 Milyar Müslüman’ın içinde yine Müslüman katliamı yapıyor ve kimseden sesini çıkmıyor.

Filistin’e destek yürüyüşünde üzerinde Allah’ın isminin yer aldığı (Suudilerin Bayrağı)’nı hilafet bayrağı olarak açan bir şahsa bir genç yapmaması gereken bir hamle yaparak bir yumruk attı.

Bir anda kıyamet koptu.

Çocuk sanal alemde linç edildi ve cezaevine gönderildi.

Peki bu çocuk bir yumruk attığı için mi tutuklandı, yoksa hilafet bayrağını taşıyan kişiye yumruk attığı için mi tutuklandı?

Birincisi hilafet bayrağı diye bir bayrak yoktur. En azından bizim ülkemizde…

Bahse konu bayrak daha dün Atatürk ve İstiklal marşı sebebiyle Fenerbahçe ve Galatasaray takımımıza sahasında top oynatmayan Suudi Arabistan’ın resmi devlet bayrağıdır.

Burası Türkiye Cumhuriyeti ve burası İslam kanunu ile değil medeni kanun ile yönetilir.

Anlıyorum Cumhuriyet'i yıkıp Şeriat devleti kurmak isteyen ve bunun için pusuda yatan yüzbinlerce insan var.

Zaten FETÖ’nün 15 Temmuz girişimi bu işin bir provasıydı...

Samimi değilsiniz…

Samimi olsaydınız, Filistin’e destek adı altında Hilafet yürüyüşü yapmazdınız.

Samimi olsaydınız, tarikat şeyhlerinden bugüne kadar Filistin’e destek ve İsrail’e kınama adı altında tek kelime söz edilmediği için onları da kınardınız.

Samimi olsaydınız, yılbaşında sözde şeriat ile yönetilen Arap ülkelerinde yeni yılı dibine kadar kutlayanlara birkaç lafınız olurdu.

Samimi olsaydınız, kalkan olarak kullandığınız şehitleri anma adına tek kelime de olsa "Kahrolsun PKK" derdiniz. (12 Şehidimizi kasteder gibi şehit ibaresi kullanıyorlar ama kesinlikle kalplerindeki şehit bizim şehitlerimiz değildir.)

Samimi olsaydınız, din adına kurulan dergâhlarda istismar edilen çocuklar için tek kelime söz ederdiniz.

Samimi olsaydınız, kadını köle gibi gören, aşağılayan, köle gibi pazarlarda satan IŞİD ve türevlerine kınama yapardınız.

Samimi olsaydınız, “Tevhid” ibaresine itaat eder, kendinizden olmayanların öldürülmesine tebessüm etmezdiniz.

Peki soruyorum sizlere?

Evet mazlumun ırkı, dini, dili sorulmaz. İyi de bugüne kadar biz 100 bine yakın teröre şehit verdik.

Filistin’de bir gün olsun bizim için bırakın yürüyüş yapılmasını, hiç taziye mesajı bile yayınladılar mı?

Biz Müslüman değil miydik?

Peki, Filistin hem Müslüman hem Arap, aynı şekilde olan Suudi Arabistan, Birleşik Arap emirlikleri, Mısır vs kısacası etrafında bulunan bir dünya Arap Müslüman ülke var. Bunlardan neden hiçbir ses seda çıkmıyor ve sizler de bu amorf topluluk ile ilgili neden tek olumsuz kelime etmiyorsunuz?

Yani anlayacağınız, haşa, kimse Allah’ı yok saymıyor.

Allah’ın da sizin gibi koruyucuya ihtiyacı yoktur.

Yüce Allah bir Peygamber tayin etti ve ona bir Kur’an indirdi.

Sizler Allah’ın gönderdiği peygambere itaat etmediniz.

Onun torunu Hz. Hüseyin’in başını kesip, namaza durdunuz.

Hz. Peygamber’in torunu (Kızı Hz. Fatıma’nın, damadı Hz. Ali’nin) kızı Hz. Zeynep, Muaviye oğlu Yezit’in esiri olarak Şam’da saraya getirildiğinde ezan okunuyordu.

Ezanı okuyan “Muhammed Resullullah” dediğinde, Hz. Zeynep öne çıkarak işte o benim atam demişti.

Yani İslam’ın kırıldığı yer Resulullah’ın vefatından sonra başlamış ve günümüze kadar sürüp gelmiştir.

Güçlüler kendilerini hep haklı görmüşlerdir.

Haklılar ise zorbalar karşısında susmayı tercih etmişlerdir.

Henüz yorum yapılmadı!

Bu içerik için yorum yapılmadı. Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanınız.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.