Cabbar ŞIKTAŞ YEREL SEÇİMLERE SAYILI GÜNLER KALA
Tarih : 2024-03-22
Tüm Yazılar

Cabbar ŞIKTAŞ



YEREL SEÇİMLERE SAYILI GÜNLER KALA

Uzun soluklu seçim maratonunun tek haneli günlerine gelip çattık.

Tüm adaylar kendilerince önceden hazırladıkları program kapsamında seçmenlerini ziyaret edip, zaman zaman da iftar sofralarında bir araya geldiler.

Siyasetin doğasında var olan siyasi yarış tabir yerindeyse kıyasıya devam ediyor.

9 gün sonra halkın teveccühü ile en çok oy alacak olan aday seçilecek ve taşlar da yerine oturmuş olacaktır.

Bu seçimde dikkatimi çeken şey şu oldu, adaylar ve onları destekleyen seçmenleri birbirleri hakkında en ufak bir söz telaffuz etmezken, ortamı germek için sürekli bir çaba içinde olan görünmez sahte hesaplı yandaşlar soluk almadan yazıp çizip duruyorlar.

Kim kime ne yazmışsa emin olun üzülerek okuyorum.

Sonuçta 9 gün sonra seçim bitecek ve aleyhinde yazdığınız kişiyle belki de bir masa etrafında oturup çay içip sohbet edeceksiniz.

Şahsen ben böyle bir pozisyonda olmak istemem ve bu durumu midem de kaldırmaz.

Çünkü beni onlar bilmese de ben kendimi biliyorum derim.

Gizli hesaplarla birilerini karalamak, eleştirmek marifet değildir.

Açık hesapla da yapılan eleştirilerde kesinlikle hakkaniyetli olunması gerektiğini düşünüyorum.

Eminim sizlerin de dikkatini çekmiştir.

Milletvekili Cantürk Alagöz henüz daha 10 ay önce aday olduğunda kimse eleştirmemiş, kimseler Cantürk Başkan ile ilgili olumsuz bir söz etmemişti.

Ancak 10 ay sonra yerel seçim başlayınca ve Cumhur İttifakı Ak Parti adayı Ülkü Öcal açıklanıp seçim çalışması başlayınca Cantürk Alagöz direkt hedef alınarak eleştirilmeye başlandı.

Yani bu şu demek, genelde sorun yok, yerelde sorun var.

Geneldeyken aday olan Cantürk’te sorun yok, yerelde gösterdiği adaya oy isteyince sorun var.

Gerçek şu, yerel yönetim "bende" olsun düşüncesi.

Her parti ve adayı doğal olarak yerel yönetimin kendisinde olmasını ister.

Bunu da medeni her insan saygıyla karşılar.

Zira kazanan her kişi de yandaş, muhalefet demeden halkın tamamına hizmet eder.

Gerçek bu olsa bile yine de yarış olur.

Demokrasi de böyle tecelli eder zaten.

Elbette her birey kişilerin tercihlerine saygı göstermek zorundadır.

100 yıldır Iğdır’da belediye var.

100 yıldır seçilen birçok belediye başkanı bu şehri yönetti.

Her biri kendince birtakım hizmetler verdi.

Birçoğu ebediyete intikal etti.

Ne gün biter, ne nesiller yok olur, ne de şehir kaybolur.

Kim bilir yarınlarda nice nice kişiler bu şehri yönetmeye talip olacaktır.

Yıllardır hep şunu deyip durduk, bu şehre bir gün de iktidardan bir belediye başkanı seçemedik. Gerçekten de hep muhalefetten başkan seçtik, bir türlü iktidar belediyesi şehrimize nasip olmadı.

Peki bir defaya mahsus bu olsa ne kaybederiz?

Kıyamet mi kopar?

Kimse tasalanmasın serhat şehrimizi kimse alıp bir yerlere götürmez.

Üstelik elimizde Cantürk Alagöz gibi de bir şans var. Bu şansı iyi değerlendirebiliriz.

Sanırım hepimiz Cantürk Başkan konusunda hemfikirdir. Ankara’da bugüne kadar hiçbir siyasetçimizde olmayan bir güce sahiptir ve istediği bakana anında ulaşabilme kabiliyeti vardır.

Dahası ve en önemlisi Cumhurbaşkanımızın hem değer verdiği bir iş insanı hem de meclisteki en popüler milletvekillerinden birisidir.  

Bakanların ardı ardına Iğdır’ı ziyaret etmesi elbette tesadüf değildir.

Yani demem o ki bu avantajı iktidar belediyesi ile buluştursak bir şey kaybetmeyiz, aksine çok şey kazanırız.

Iğdır halkı zaten kişiye notunu sandıkta verir, 5 yıl da çok kısa bir zamandır. Hemen gelip geçer.

Unutulmasın ki, önümüzde çok ciddi önemli gelişmeler var.

Zengezur Koridoru'nu kimse basite almasın.

Iğdır’ın öngörülen nüfusu emin olun kısa vadede 400 bindir.

Şu anda dünya ve ülkemizin iş insanları pür dikkat Iğdır’a odaklanmışlardır.

Her birinin Zengezur Koridoru ve Ermenistan kapısının açılması ile birlikte çeşitli projeleri vardır.

Bu gelişmelerle belediyenin ne ilgisi var demeyin. Yerel yönetim iktidardan olduğunda hükümetin bakışı daha başka olur. Yatırımın önü açılır. Taleplerimiz daha hızlı sonuçlanır.

Birilerinin sürekli ifade ettiği sağlık sorununu bizler gazetemizde defalarca yazdık, çizdik.

İnsanlarımızın Erzurum, Van yolunda perişan olduğunu dile getirdik, 10 ay önce seçilen bir vekilden bir anda çok şey istediğimizi biz de biliyoruz. Ama böyle bir işin ihale süreci bile bir yıldan fazla sürüyor.

Bir iki aya ihalesi yapılacak olan 600 yataklı araştırma hastanesi ve bu minvalde yapılması gereken yatırımlar kesinlikle belediye seçimlerinden sonra hız kazanacak ve daha çok önem verilecektir.

Ülkemizde uzman hekimlerimizin durumu ortada. Daha bir hafta önce 22 uzman hekim Iğdır’a atandı.

Şehrimize civardaki ilçelerden gelen hastalarla hastanede inanılmaz bir yoğunluk yaşanıyor. Günde ortalama 2 bin hastanın ziyaret ettiği hastanenin yetersiz kalabilmesi muhtemeldir.

Yeni hastane yapılıncaya kadar mevcut hastanede doktor açığı giderilmeye çalışılmaktadır.

Doktorlarımızdan sorduğumuzda 81 ilde en çok uzman hekimin gönderildiği ilin Iğdır olduğu ifade edilmektedir.

Serzenişte bulunanlara da hak veriyorum.

Milletvekili Cantürk Alagöz Iğdır’a ilk adım attığında çıtayı oldukça yüksek tuttu. Çıta yüksek tutulunca gelen her bir yatırımın bir fazlası istenmeye başlandı.  

Yani bu saatten sonra Cantürk başkan ne yapsa halk az bulup bir fazlasını ister.

Bu da hiçbir şey yapılmıyor anlamına gelmemelidir. Çok şey yapılıyor, çıta yüksek tutulduğu için de çok şey isteniyor.

DÜNYANIN SONU DEĞİLDİR

Küçümsemiyorum ama dünyanın sonudur da demiyorum.

Bugüne kadar bu şehir onlarca seçim gördü ve çoğunu da unuttu gitti.

Ben diyorum ki kırgınlığın, küskünlüğün vakti değildir.

Ülkü Öcal Hanım onurlu, haysiyetli, şerefli bir kadın olarak bu şehre iktidarın gücüyle, Cantürk Alagöz gibi bir değerin desteği ile çok şey yapacaktır.

Yapılacak olan güzellikler hepimizin ortak değeri olacaktır.

Gelin hep birlikte, gönül birliği yaparak Ülkü anamızı, bacımızı, kızımızı başkan seçelim.  

Siyasi öfkeler bizlere hiçbir zaman fayda sağlamamıştır.

Siyasi öfkelerimizi bir kenara bırakıp birlik, beraberlik içinde hareket edelim.

Bu şehir inanın hepimize yeter de artar da.

Ay yıldızlı bayrağımız başımızın üzerinde dalgalandığı sürece, Allah’ın izniyle her zaman birlik ve bütünlük içinde olacağız.

Atalarımızın da dediği gibi, hersnen kalkan zararnan oturar. 

Henüz yorum yapılmadı!

Bu içerik için yorum yapılmadı. Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanınız.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.