Son günlerde bir hırçınlık, toplum huzurunu bozmaya yönelik bir taşkınlık almış başını gidiyor…
Iğdır özelliği ve hassasiyeti olan bir şehirdir. Bu şehrin insanlarını bilinçli eller bir yerlere çekmeye yeltenmekte, toplumsal kavgalara sürüklemeye çalışmak- tadırlar…
Önceki hafta Iğdır’ın Söğütlü mahallesinde bir düğün bahçesine davetsiz olarak giden 18-25 yaşlarında, 15-20 civarında ki Kürt genci, düğün bahçesinde taşkınlık etmiş ve düğün sahipleri ile kavga etmişlerdir…
Olayın ardından bir hafta sonra Söğütlü mahallesi girişinde düğünde kavga ettikleri düğün sahibinden iki kardeşi, 8-10 kişi sopalarla döverek darp etmişlerdir. Bunun üzerine mahalleli toplanmış, karşılıklı küfürleşmeler ve vuruşmalar yaşanmıştır…
Azeri ve Kürt gençleri Söğütlü mahallesi girişinde kalabalık bir vaziyette kavga etmek için toplanırlarken,  polisin araya girmesiyle büyük bir facia önlenmiştir…
Çok zamandır özellikle Azeri Türklerinin kendi bahçelerinde yaptıkları düğünlere kalabalık guruplar halinde giderek taşkınlık yaratan ve olay çıkaran Kürt gençlerinin bu tutumu hep dile getirilmiş, şikâyet edilmişlerdir. Ancak bu olayla ilgili kimse önlem almamış ve olay giderek büyümüştür… Bardağın son damlası yine Söğütlü mahallesinde meydana gelmiş, Allah’tan olay büyümeden önlenmiştir…
PEKİ, BU OLAYLARI KİM ATEŞLİYOR…
Yaşları 18-25 arası Kürt gençliği, neden saldırıyor, neden olayların büyümemesi için büyükler devreye girmiyor…
Bakınız beyler, Iğdır’ı yaşanmaz kılmak istiyorsanız, bu iki halk arasında meydana gelen olayı körükleyebilirsiniz.
Yok, eğer huzur içinde yaşamak istiyorsanız, olaylar büyümeden önlemini alır, kimsenin burnunun kanamasına müsaade etmezsiniz…
Olaylar olduğunda ben il dışındaydım. Televizyonda Iğdır’da kavga haberini seyredenler beni arayarak olayın iç yüzünü sormuşlardır… Konuyu bilmediğimden yorum yapmamış, telefonla öğrendiğimle yetinmişimdir…
Hafta sonu Iğdır’a geldim ve bu konuyu işlemek için araştırdım. Ortaya çıkan tabloya baktığımda, gizli ellerin, pravakatörlerin olduğunu gördüm… Burada Azeri Türkleri ile Kürtlerin çatışmaya girmesi için özel çaba sarf eden  gurupların varlığını hissettim… Ve herkesin aklını başına alması için bu yazıyı kaleme almaya karar verdim…
Iğdır’da meydana gelen ve büyümeden önlem alınan bu olayın ve benzeri olayların bir daha yaşanmaması için, herkesin sağduyulu davranması gerekmektedir… Siyaseten yaşanan, siyasi yarış gerginliği kavga gerektirecek bir durum değildir… İnsanlar  kendi hür iradeleriyle oylarını kullanırlar, sonucuna da razı olurlar… Ne zafer sarhoşluğu kalıcıdır, nede kaybetmişlik psikolojisi… Hayat devam ediyor… Devam eden bu hayat içersinde yüzyıllardır bir arada yaşadığın toplumlarla, yine ve ölene kadar bir arada yaşamaya muhtaç olduğunu bilerek yaşamalı, çevrene zarar vermeden, kardeşlik ve dostluk bağlarını kuvvetlendirerek hayatını sürdürmelisin…
ŞİDDET, KARŞI ŞİDDETİ DOĞURUR…
Sen mahallendeki komşuna zor kullanır, malına zarar verirsen, o da sana aynısını yapmaya başlar…
Ama sen mahallendeki komşuna saygı ve sevgiyle yaklaşırsan, o da sana aynı duyarlılıkla karşılık verir…
Yine eskilere gideceğiz…
1970’li yıllarda sağ-solun en yoğun yaşandığı yıllarda bile büyükler araya girdimi kan bağışlanır, olay sulh edilirdi… Şimdi büyüklerimize saygısızlık etmekte, onları dinlememekte ve zarar görmekteyiz… 
Aklımızı başımıza almalı, hal ve hareketlerimize dikkat etmeliyiz… Sonuçta çıkacak olan çatışmadan toplum olarak hepimiz zarar görürüz… Eğer zarar görmek istemiyorsak, huzur içinde bir arada yaşamak istiyorsak, hepimiz etrafımıza iyiliği emretmeli, kötülükten men etmeliyiz…
Önümüz Ramazan ayı, Rahmet ayında gençlerimize sahip çıkalım, nasihat edelim ve doğru yola sevk edelim… Pravakatörlerin oyununa gelmesine müsaade etmeyelim,  İntikam alırcasına komşumuza zarar vermeyelim, kötülüklerden medet ummayalım…
Söğütlü mahallesinde yaşanan tatsız olay, birkaç aklıselim insanın araya girmesiyle sulh edilmiştir… Önemli olan bundan sonra meydana gelebilecek olayların önünün alınması, yanlış yapanın uyarılması, dostluk ve kardeşliğin pekiştirilmesidir…
İster Azeri olsun, ister Kürt, kim ne yaparsa kendine yapar…  

Tweet