- Vali Turan Aralık ilçesi Yenidoğan köyünü Ziyaret Etti
- Vali Ercan Turan, Çelik Silo ve Mısır Kurutma Tesisi inşaatında incelemelerde bulundu.
- Iğdır'da Nalburda çıkan yangın söndürüldü
- Iğdır’da 1 Bayrak, 1 Fidan , 1 Kitap Projesi Gerçekleştirildi
- TİCARET ODASI OLAĞAN MECLİS TOPLANTISINI YAPTI
- İL JANDARMA KOMUTANLIĞI TOPLANTI VE GÖSTERİ YÜRÜYÜŞÜ GÜZERGAHLARI İLE AFİŞ-PANKART ASILABİLECEK YERLERİ BELİRLEDİ
- İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ TOPLANTI VE GÖSTERİ YÜRÜYÜŞÜ GÜZERGAHLARI İLE AFİŞ-PANKART ASILABİLECEK YERLER,
- TAZİYE VE TEŞEKKÜR MESAJI
- TAZİYE TEŞEKKÜR MESAJI
- Taziye Teşekkür Mesajı
- İL BAŞKANI AYAZ 14 MAHALLE MUHTARIYLA BULUŞTU
- SENGER BAŞKAN MAZBATASINI ALDI
- TUZLUCA BELEDİYE BAŞKANLIĞI TÜRKAN’A VERİLDİ
- MEHMET NURİ GÜNEŞ MAZBATASINI ALDI
- ÜLKÜ ÖCAL’DAN SEÇMENE TEŞEKKÜR MESAJI
Tarihler 26 Şubat’ı gösterdiğinde yürekler sızlamaya başlar…
Öyle bir acı sarar ki içimizi, gözyaşlarımız hüznümüze karışır…
Karabağ’ın sembolü Hocalı deyince gelir aklımıza, Ermeni çeteleri tarafından katledilen binlerce insanımızın acımasızca öldürülüşü, binlercesinin ağır şekilde yaralanması… Yüz binlercesinin evlerinden, yurtlarından sürgün edilişi, topraklarının işkâl edilişi gelir aklımıza…
Azerbaycan’ın en verimli toprakları, dağları ovaları ile doğa manzarasının eşsiz güzelliğini barındıran Karabağ’ın saldırıya uğrayan, masum insanlarının öldürüldüğü tek şehir Hocalı değil elbet, HANKENDİ, HOCALI, ŞUŞA, LAÇIN, HOCAVEND, KELBECER, AĞDERE, FÜZULİ, GUBADLI, AĞDAM, CEBRAYIL ve ZENGİLAN bölgelerinde de çok acımasız katliamlar yaşatmıştır Ermeniler… Ancak Hocalı en ağır zulmü görmüş, en yoğun saldırıyı yaşamış ve 20 binin üzerinde insanını kaybetmiş, 50 binin üzerinde insanı yaralanmıştır…
1992 yılında hocalı katliamı olduğunda Azerbaycan sokaklarında ayağa kalkan, sokaklara dökülen protestocuları görüntülüyordum…
Şehitlik hıyabanı gözyaşlarının sel olup aktığı bir mabet olmuştu…
İnsanlar çaresizdi.
Rus ordusu Azerbaycan’dan çekilmiş, eğitimsiz ve silahsız bir ordu ne yapacağını bilmeksizin toparlanmaya çalışıyor ve karşısında ise sivillere saldıran Ermeni adıyla deneyimli bir Rus ordusu bulunmaktaydı…
Şartlar Azerbaycan’ın aleyhine işliyor, iç karışıklığın yanında birde Karabağ savaşı Azerbaycan’ı tam manasıyla köşeye sıkıştırmıştı…
Ermeni çeteleri Rus ordusunun desteği ile işkâl ettikleri şehirlerde bölge sivil halkını işkencelere tabi tutuyor, uzuvlarını kesiyor ve katlediyorlardı…
Dönemin Cumhurbaşkanı Ayaz Muttalibov tüm bu olup bitenler karşısında şaşkın ve suskundu…
Azerbaycan’da kargaşanın hâkim olduğu bir dönemde Halk Cephesi Lideri Merhum Ebilfez Elçibey halk desteği ile iktidara geldi… Kısa süren iktidarda, onurlu ve ilkeli Elçibey, maalesef ki ekibini donanımlı kişilerden oluşturamadı ve kısa sürede kendi isteği ile görevini bırakarak Merhum Haydar Aliyev’i Azerbaycan’a davet etti…
Nahcivan’da Ali Meclis başkanlığı yapan Aliyev, o tarihlerde Nahcivan’ı terk eden Rus ordusunun yerine ilk Türk ordusunu kurmuş, Genel Kurmay Başkanlığına getirdiği Elman Abbasov oluşturduğu orduyla Nahcivan’ın güvenliğini sağlamaya başlamıştı…
Karabağ’da iyice azıdan Ermeniler hızlarını alamayarak Nahcivan’ın Sederek bölgesine de sardırmış, Nahcivan ordusunun karşı koymasıyla ilerleyememiş, ancak can kayıpları olmuştu…
Merhum Haydar Aliyev’in Azerbaycan Cumhurbaşkanlığına seçilmesinin ardından Azerbaycan’da iç karışıklık bitmiş, yurt savunmasına geçilmiş ve o tarihten bugüne Ermenistan’la diplomatik görüşmeler devam ettirilmektedir…
Ermeniler hem stratejik öneme sahip olan ve hem de verimli toprakları bulunan Karabağ’ı diplomatik yollarla devretmemek için bugüne kadar direndiler…
Türkiye ile protokoller imzalayıp sınır kapısını açmaya heveslenen Ermeniler, Karabağ meselesi gündeme geldiğinde çığırtkanlık yaparak haklılıklarını öne çıkarmaya çalışmaktadırlar…
Azerbaycan’ın %25’ine tekabül eden Karabağ bölgesi, yaklaşık 19 yıldır işkal altında. Bu işkalin son bulması için Azerbaycan’ın genç ama kararlı Cumhurbaşkanı Sayın İlham Aliyev yaptığı son hamle ve açıklamalarla bunu ortaya koymuş, Ermenistan’ı diplomatik yollarla son safhaya kadar ikna etmeye çalışacağını, aksi halde silaha başvurabileceklerini dünya kamuoyuna duyurmuştur…
Şiddetin savunulacak bir tarafı olmasa da, kaçınılmaz olduğunda meydandan kaçmakta mümkün değildir…
Hep Gurur Duyduk babamızla