Cabbar ŞIKTAŞ Başkan Konuştukça Batıyorsun...!
Tarih : 2008-12-25
Tüm Yazılar

Cabbar ŞIKTAŞ



Bir süre önce sayın başkan  isim vermeden beni mahkemeye verdiğini, Iğdır TV’de canlı olarak  açıkladı…
Sayın başkan, beni mahkemeye verdiğinizi bilmeyen mi var?…
İşçilerin parası ile aldığınız makam arabanızın bagajı  benim ilk verdiğim ifade tutanaklarıyla dolu… Iğdır’da o ifade tutanağını okumayan yok maşallah… Hukuka aykırı olarak yaptığınız o uygulamayı  ciddiye almadığımı, ancak televizyon açıklamanızdan sonra açıklık getirmek amacıyla bu yazı ile dile getirdiğimi bilmenizi isterim…
Ayrıca   mahkememizin ikinci duruşması olduğunda ben mahkemeye geldim, ama siz gelmediniz… Gelmeniz için uzun bir süre bekledim… Maalesef  gelmediniz, ben ise ifademi verip  adliyeden ayrıldım… O verdiğim ikinci ifade tutanaklarını da alıp dağıttınız…
Sayın başkan konuşmalarınızın tamamını radyodan dinledim… Ve sizi dinlerken yanımda yaklaşık 15 kişi vardı…  Benim konum dışında dediklerinize yanıt verilebilir. Ama sırası gelecek, aceleye gerek yok…
Benimle aranızın açılmasında tüyü bitmemiş yetim hakkı olduğunu ve çıkar ilişkisine  dayandığını vurguladınız…
Sizinle aramın açılması  sebebini, benim   sizden ihale istediğime dayandırdınız…! Peki hangi ihaleyi istedim. Hangi ihaleyi aldım… Madem aramızın açılmasına ihaleler sebep olmuş, sizde tüyü bitmemiş yetim hakkını koruyan bir belediye başkanısınız ya (!)  neden o ihaleleri açıklamıyorsunuz?!
Peki sayın başkan yaklaşık 10 yıldır belediye başkanısınız, belediye de  uçan kuştan haberiniz var.  Bana 10 yıl’da  10 bin ytl’lik bir menfaat sağlamışmısınız ?… Veya benim sizden bir talebim olmuş mu? Olmuşsa hangi işi sizden talep etmişim.  Ve o işi benim talebimden sonra hangi tarihte kime yaptırmışınız. Kaç paraya yaptırmışsınız…?
İddianız bu…
Ama unutmayın ki bu söyledikleriniz mahkeme kayıtlarına geçecek ve ithamlarınızın yanıtını mahkemede kanıtlamak zorunda kalacaksınız…
Sayın başkan sizinle küskünlüğümün sebebini siz benden iyi biliyorsunuz…
Benim iş yerime bir daha gelmesin diye size bir elçi gönderen benim. O gün İmparator Otelinin sahibi Sönmez Gökçe ile ilgili bir mevzu vardı…  Hatırladınız değil mi…? Hani ben falancaların elini sıkmam deyip sonra da tıpış tıpış gidip otelini kendi mübarek elinizle açtınız yaaaa….
Neyse derin mevzulara girmeyelim. Onun zamanı geldiğinde her şey tek tek ortaya konulacaktır…
Tarihleri biri birine karıştırıp, kendinizi Allah’tan etmeyin…
Ben sizinle tüm Iğdır’ın önünde Kur’an’a el basarak  ahitleşmeye hazırım… Bugün içine düştüğünüz bu olumsuz tablonun  sebebi nedir acaba…? Ayağına taş değdiğinde kalbini yokla derler… Kalbinizi yoklayın bakalım,  yoksa birilerine haksız sözler ettiniz de başınıza böyle şeylermi geliyor acaba…!
Bakın sayın başkan, rotasını kaybeden gemi misali yalpa yapıyorsunuz. Bir dediğiniz ikincisiyle çelişiyor. Kararsız ve ilkesiz davranıyorsunuz. Televizyon açıklamanızda sık sık iktidardan yana olduğunuzu beyan ettiniz. Peki size sormazlar mı, 2 dönem MHP’den belediye başkanı olacaksınız, üçüncü dönemin bitimine 1.5 yıl kala partiden ihraç edilmek için bir takım entrikalar çevireceksiniz, sonrada iktidardan yana tavır almalıyız diyeceksiniz… Kimi kandırdığınızı zannediyorsunuz?  Madem iktidar yanlısı olmak istiyordunuz, AKP’den aday oldu diye vatan hainliği ile suçladığınız  dönemin AKP adayı Ali Ağrı’yı niçin desteklemediniz.?                   Olmadı,  MHP’den kazandığınız ilk gün Yezit ve Muaviye partisi dediğiniz AKP’ye katılsaydınız…  Son olarak  1.5 yıldır MHP’den ihraç edilmiş durumdasınız neden bugüne kadar AKP’ye geçmediniz…?  Şimdi iktidar masalları ile yeniden boy göstermeye çalışmanız ne kadar inandırıcı olur, söylermisiniz… 
Elbette hür iradenizle  istediğinizi yapar, istediğiniz yerden aday olabilirsiniz… Size iki dönem oy verenler sizin gözünüzde koyun sürüsü, sizde onların çobanısınız… Öyle mi…!
Peki sayıp başkan ben mi size  Cumhurbaşkanı Abdullah Gül Ermenistan’a gittiği zaman böyle bir açıklama yapın dedim…
O gün Ermenistan’ı protesto etmek için  miting yapmayı planlarken, ansızın bir karar değiştirip, “Karabağ sorunu bitirilip,  Ermenistan’la kardeşlik tesis edilmeli, kapılar açılmalı, iletişim kurulmalıdır” diyen siz değilmisiniz? Bu açıklamalarınız Iğdır’da size yakın üç gazetede çıktı… 13 gün sonra Azerbaycan’dan gelen tepkiler üzerine  ikinci bir açıklama yaptınız ve sizin açıklamalarınızı yazan gazeteleri muhalefet etmekle suçladınız…
Kendisiyle çelişen siz değimlisiniz?…
Tüm bu olup bitenlerden biz haberdar değiliz. Bu açıklamayı yapın diyen  biz değiliz. Sonradan  geri adım atan da yine biz değiliz… Hatalarınızı birilerine  ihale etmeyi bırakın.  Bu  günler iyi günleriniz, kalan zamanı daha da  kötüye götürmeyiniz…
Sayın başkan, size, görevinizin son birkaç ayında  muhalefete başlamış biri değilim.  Sizin ikinci dönem belediye başkanlığınızın ilk  yılında sizinle  iletişimimi koparmış ve size eyvallah etmemiş biriyim… Ben eğer sizin ihalecileriniz gibi olsaydım, size boyun eğer her dediğinizi alkışlar, size övgüler yağdırır, her yanlışınızı görmezden gelirdim. Son günlerde yanınızdan kaçmış olsaydım bana her şey deme hakkınız olurdu… Ben size ilk gün eyvallah etmemiş,  tepkimi koymuşumdur…
Allah şahidim olsun ki,  kendi çıkarım ve menfaatim için veya yakınım ve akrabalarımın çıkarı için   tepki koymuş değilim...  Ve Nurettin Aras görevde olduğu süre içersinde  hiçbir talepte bulunmamışımdır… Aksini iddia  edersen, seni Kuran’a havale ederim…
Sayın başkan toplumun lideri olarak oturduğunuz her yerde  size karşı gelenlere istisnasız  herkese yaptığınız  gibi benim de anti propagandamı yapmadığınız kurum ve kişi kalmamıştır…
Ama Allah’ıma binlerce kere şükürler olsun ki, yaptığınız tüm olumsuz eleştiriler sizin eksi puan almanıza neden olmuştur…!
İstediğiniz yerde, istediğiniz sözü, istediğiniz kadar dile getirebilirsiniz. Sizin tek derdiniz  var, o da size biat etmeyişimdir.  Beni emriniz ve himayenize alamadığınız için  çıldırıyor ve her oturduğunuz yerde aleyhimde konuşuyorsunuz…
Tüyü bitmemiş yetim hakkı koruyan sayın başkan(!)
Sizden büyük Allah’ın varlığını ve adaletini akıldan çıkarmayın diyorum…
Mezarlıklar vazgeçilmez insanlarla doludur… 
Elbette sizinle ne kan davam var, ne de namus davam…
Ben aileme şunu herkesin içinde gönül rahatlığı ile söylüyorum, benim Nurettin Aras’la olan davam kişiseldir… Sizleri ilgilendirmez… Ben sizin oğlunuz Fatih’in selamını alırım,    selamımı da veririm… Ama siz, sizden olmayanlara  kin ve nefretle  yaklaşır, onları aşağılamaya çalışırsınız…
Anlım açık,  başım diktir…
Değil Iğdır’da, Türkiye’de hesabını veremeyeceğim en ufak bir  sorunum ve sıkıntım yoktur… Hiç bir zaman illegal bir işim olmamıştır… Borcumu ödemekte aceleci davranmış, alacağıma her zaman müsamaha göstermişimdir. 
Sayın başkan, beni birileriyle karıştırmayın  lütfen… Eğer karıştırırsanız, gülü  teraziyle tartarım… Tüyü bitmemiş yetimlerin hakkını, ne kadar gereksiz şekilde harcadığınızı dilimin döndüğünce anlatırım…
Size iki dönem oy veren halkınıza ihanet etmeye hazırlanıyorsunuz…Hiç kimse, siz de dahil olmak üzere siyasi ikbaliniz için toplumunuzu tehlikeye atamazsınız, atmamalısınız.
Bu hareketiniz bile benim haklılığımın bir işareti ve delilidir…
Umarım beni can kulağıyla okumuş ve anlamışsınızdır… IĞDIRLI’NIN BENİ SONUNA KADAR ANLADIĞINA VE GEREĞİNİ YAPACAĞINA EMİNİM... Anlaması gerekenlerin de anlaması dilek ve temennisiyle...

Henüz yorum yapılmadı!

Bu içerik için yorum yapılmadı. Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanınız.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.

Kerbela

Kerbela Sayfası