Cabbar ŞIKTAŞ ÇOĞUNLUK NEREDEYSE BENDE ORDAYIM
Tarih : 2009-02-27
Tüm Yazılar

Cabbar ŞIKTAŞ



Siyasette klasik  bir yaklaşım tarzı: “Çoğunluk Neredeyse Ben Orada Olacağım”  sanki elimizde  çoğunluk ölçen bir alet varda ölçüp tartıp kararımızı vereceğiz.
Bu düşüncede olan insanlarımızın haklılık duygularına saygı duyarım. Ama benim tarzım değil. Önce bir taraf olacaksın ve  sonra da taraf olduğun yerde durup gözü kapalı olmadan toplumu süzeceksin…
Birtakım kaygılarımızdan ötürü, taraf olup görüntü vermekten çekinip, çoğunluğu tespit etmek, biraz bencillik gibi geliyor bana… Yani birileri rengini belli edecek, bizde kimde daha çok renk varsa gidip oradan yana olacağız.
Dediğim gibi böyle bir yaklaşım tarzı sergileyenlerin, kaygılarına ve düşüncelerine saygı duyarım. Ama bana uymayan bir yaklaşım tarzı olduğunu tekrarlamakta yarar görüyorum.
Kim hangi partide olursa olsun,  dik durduğu müddetçe kaypak olmayan siyasi zeminde saygı görür…
Ama benden olmayana yaşama hakkı tanımıyorum mantığını taşıyan siyasilere, siyasetin kaypak zemininde diyecek hiçbir şey yoktur.  Diyecek tek şey onu siyasi arenadan uzaklaştırarak cezalandırmaktır… 
Taraf olmaktan çekinip, kenardan çoğunluğu gözlemlemek sağlıklı bir yaklaşım değildir. Eğer kazanmasını istediğiniz kişinin yanında durursanız, çoğunluğun adresine sizde katkıda bulunmuş olursunuz… 
Elbette kişisel tercihlere diyecek bir şeyimiz yoktur. İnsanlar kendilerine maslahat gördükleri gibi davranabilir, diledikleri şekilde tercihlerini yapabilirler…
Toplum fertlerinin taraflarını net bir biçimde ortaya koymaları gerekiyor derken, belkide ben yanılgı içindeyimdir.  Ama ben, düşündüklerimin eyleme geçirilmesinden yanayım. Bu fikrim dayatma değildir… Tespiti yapıp okuyucunun takdirine sunmaktır. 
Yani çoğunluğu görmek isteyenlerin, çoğunluk oluşturmasından yanayım.  Birey tarafını mertçe ortaya koymalı ki, kimse yanılgı yaşamasın… Siyasi tabloyu net göremeyenlerin tabloyu net görmeleri sağlansın…
Elbette siyasi arenada herkesin bir hesabı ve çekincesi vardır. Kimileri şerrin ve iftiranın kendilerinden uzak olması için çaba sarfederler, kimileri  ortada durup kimseyle papaz olmadan günlerini gün ederler.
Kabullenememekle birlikte hak verdiklerimde var. Kimisi oğlunun kızının işinden endişe ediyor, kimisi memuriyetinin tehlikeye düşeceğinden korkuyor. Kimisi yarınının garantisi olmadığını düşünüp, şimdiden önlem alıyor, kimisi aman bela benden uzak olsun düşüncesini taşıyor…
Dediğim gibi, hak verdiklerimde var elbet… 
657 sayılı devlet memuru kanununa tabi olup ta siyasi partilerde siyaset yapma yasağına sahip kişiler, MHP’ye, DTP’ye,  CHP’ye ve diğer siyasi partilere gittiğinde suç sayılmakta… Ama, iktidar partisi AKP’ye gittiğinde  ödül almaktadırlar…
Böyle bir ortamda kaygı taşıyanların, kaygılarına saygı duyduğumu en başında söylemiştim…
Durum bu, ya bu duruma tabi olacak sesimizi çıkarmayacağız. Ya da övünerek anlattığımız Gaçagaşçılığımıza devam edeceğiz… 
Eğer susarak çoğunluğu görmeyi tercih ediyorsak, arkamız kaçak demektir…

Henüz yorum yapılmadı!

Bu içerik için yorum yapılmadı. Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanınız.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.

Kerbela

Kerbela Sayfası