Cumartesi günü Iğdır’da bir tarih yazıldı.
Iğdır halkının kadirşinaslığı, Cumartesi günü Mikail Göleli geldiğinde  bir kez daha ortaya çıktı.
İstanbul da yaşamak toplumundan kopuk olunacak  anlamına gelmez. Mikail Göleli İstanbul’da yaşıyor ama, Iğdır’la olan iletişimi  en üst seviyededir. İnsanlarının kaygısını, sıkıntısını, sevincini paylaşan ve her zaman ihtiyaç duyulduğunda hemşerilerinin yanında yer alan Mikail Göleli, Cumartesi günü yine geldi ve toplumunun yanında durduğunu ortaya koydu…
Cumartesi günü kalabalık bir konvoy eşliğinde Iğdır’a gelen ve miting gibi bir kalabalığın toplandığı alanda konuşan Göleli, Toplumun duygu ve düşüncelerine hitap etti ve ülkücü gelenekte uygulanan askeri disiplin anlayışı çerçevesinde yemin ettirdi, lidere  itaat felsefesini hayata geçirerek  otur-kalk uygulaması yaptırdı…
Gençler ile iletişimi çok iyi olan ve gençliğin örnek aldığı Mikail Göleli, aynı zamanda orta yaş ve yaşlılarımızın da sevip bağrına bastığı bir değerdir. Bu işler parayla pulla olmuyor… Halkın gönlüne hitap etmelisiniz. Mikail Göleli toplumun her kesimi tarafından seviliyor. İnsanlar arasında din, dil, ırk ayrımı yapmadığı için seviliyor. Yaşadığı İstanbul’da Iğdır’lı olan herkesle son derece iyi iletişimi bulunmakta, hemşerilerini sahiplenmekte ve değer vermektedir…
Tutum ve davranışları tamamen içten ve samimi olan Mikail Göleli’yi, Cumartesi günü Iğdır halkı bağrına basmış ve onurlandırmışlardır… 
Toplumun birliği için, birleşmesi için her zaman üzerine yüklenen vazifeyi yerine getiren Göleli, Cumartesi günü de bu vazifeyi yerine getirmiş,  adresin MHP ve adayı Ekber Yeşil olduğunu söylem ve eylemiyle ortaya koymuştur…  
Mikail Göleli partinin balkonundan toplanan kalabalığa konuşurken,  insanların gözünde  şunu gördüm… 
Halk bir şeylerin kendisine ümit olmasını istiyordu. Kalabalığı görenler ümitlendiler, yüzleri güldü. İnsanların göğsü kabarıyor, coşuyorlardı. İyi ki geldin Mikail Göleli der gibiydiler…
Partiler arası birleşme  sağlanamasa da, halkın tabanda doğal birleşmesi Mikail Göleli’yle birlikte   sağlandı diyebiliriz. Bu birlik halkımızın susadığı birlikti, 22 Temmuz’da yapılan hatanın, 29 Mart’ta tekrarlanmayacağının müjdesidir…
Çoğunluğun duygusu aynıdır.
Hepimiz birliğin tesis edilmesinden yanayız. Fakat bir kesim çoğunluğu idrak edememekte, ağaca bakarak ormanı görmemektedir…
Cumartesi günü insanların toplumsal düşündüğü  ve bu bağlamda birlik ve beraberlik içinde hareket etme  adına tabanda birleşme sağlandığı genel kanı olarak  ortaya çıkmıştır…
Topluma lider gerek mantığı bir kez daha  hissedilmiştir.   Bu toplum lidersiz değildir. Cumartesi günü de bu ortaya çıkmış  ve toplum hep birlik içinde duruşunu ortaya koymuştur… 
İnşallah daha güzel yarınlara hep birlikte yürüyecek, sağduyunun hakim olduğu bir süreç yaşayacağız…

Tweet