Yakup…

Tarih : 2017-07-14 / Kategori : Sağlık

Yakup…

Her insanın yaşamında güzel hatıraları olduğu kadar hiç unutamadığı, kalbinde, beyninde iz bırakan kötü, acı olayları da vardır.
Öyle ya burası imtihan dünyası, eğer her şey gönlümüzce olsaydı sabrın, imtihanın ne anlamı kalırdı?

Sadece bireysel olarak değil, ülke olarak da var olduğumuz günden beri ağır imtihanlardan geçiyoruz. Yakın tarihimizin en kanlı gecelerinden biriydi, 15 Temmuz darbe girişimi gecesi.
Yüzlerce vatan evladını toprağa verdik, içimizden vurulduk ama yine de düşmedik. Vatan müdafaasında çoluğu çocuğu, yaşlısı genci yollara döküldük. Hainlere, kalleşe fırsat vermedik. Ama nice kahramanı şehit verdik.
Erzurumlu Özel Harekât Polisi Yakup Sürücü sadece bunlardan biriydi. Gölbaşı Özel Harekât Dairesinin bombalanması sırasında şehit oldu.
Şehidi ebedi istirahatgâhına uğurlarken gözlerden akan yaşlara şehit babası İbrahim Sürücü’nün, “Ağlamak yok, ağlayanı dışarı atın. Ben babasıyım, kimseyi sevindirmeyin. Vatana kurban olsun. Ben evladımı vatana, bayrağa, polise, millete verdim. Ağlayan burada durmasın. O şehadet şerbeti içmiş. Vatana, bayrağa, polise kurban olsun” sözleri eşlik etmişti.
İşte böyle babalar ve anaların sayesinde bu vatan düşmedi düşmeyecekti.
Yakup Sürücünün en büyük hayali asker olmaktı ancak annesi türbanlı olduğu için askeriye ye alınmamıştı o da polis olmuştu.
Sınavlara hazırlandığı günlerde canı kadar sevdiği annesi Çiğdem Sürücü amansız bir hastalığa yakalandı. Bir çok doktor Çiğdem Hanım için hiç de iç açıcı konuşmadı. Şehit Yakup ve babası o günlerde derin acılar yaşadı. Maddi imkânsızlık da cabasıydı.
Aile bir şekilde Atatürk Üniversitesi Araştırma Hastanesi Kadın Doğum servisi doktorlardan Prof. Dr. Yakup Kumtepe ile temas kurdu. Yakup hoca elinden geleni yapacağını ve ailenin üzülmemesini istedi.
8 saat süren zorlu bir ameliyata girildi. Şehit Yakup ve babası ameliyathanenin önünde endişeli bir şekilde sabaha kadar bekledi.
“Anneme bir şey olursa ben yaşamam” diyen Yakup bilmiyordu ki yatan değil yeten ölür.
Sabahın ilk ışıkları ameliyattan çıkan doktor Kumtepe, Yakup ve İbrahim Sürücü’nün yanına gelip “Üzülmeyin Çiğdem Hanım Allah’ın izniyle artık iyileşecek” dedi.
O gün cehennemi yaşayan şehit Yakup ve babası hayata adeta yeniden döndüler.
Çiğdem Hanım iyileşti oğlunu o üniforma içinde gördü. “Artık ölsem de gam yemem” dedi. Nerden bilecekti ki o yaşayacak Yakup gidecekti.
Şehit Yakup’un annesinin hayatını kurtaran Dr. Yakup Kumtepe, Sürücü ailesinin her zaman duasını aldı. Zira o bir insanı kurtarmak için aileden hiçbir şey talep etmeden tüm riski üstlenerek o ameliyata girmişti.
Yıllar sonra Yakup şehit olmuş Yakup Kumtepe de İstanbul’a göç etmişti. Kumtepe ve şehit babasının yolu Ankara Havalimanı’nda bir kez daha keşişti.
MHP Erzurum Milletvekili Kamil Aydın ile birlikte olan Yakup Kumtepe şehit babası İbrahim Sürücü ile selamlaştı ama acının yüzünde bıraktığı izlerden dolayı hatırlamadı şehit babasını.
İbrahim Sürücü o doktorun yüzünü hiç unutabilir miydi, sarıldı hemen boynuna, “Siz benim eşimi hayata döndürdünüz. Çaresizdik, hiç kimse yardım etmedi siz elinizi uzattınız bize. Sizi nasıl unuturum” dedi.
O gün sözleştiler ve şehit anası Çiğdem Hanımı ziyaret edeceklerdi. Çok geçmeden bu buluşma gerçekleşti.
Yakup Kumtepe, Kamil Aydın şehidin ailesini ziyarete gitti. Yüzler bir kez daha güldü. Yürekler buruktu çünkü o resimde bir kişi eksikti annesini yaşatabilmek için günlerce gözyaşı döken Yakup vatan için şehit olmuştu.
Ama gözü arkada kalmamıştı şehit Yakup’un onu şehit edenlerde vatanına göz dikenlerde artık Türk Adaletine hesap veriyordu.
Canı gibi sevdiği Annesi yaşıyordu her gün şehit oğluna dua ediyordu. Öğle bir evladı olduğu için gurur duyuyordu ama özlemi dayanılacak gibi değildi. Keşke dedi anne “Oğlumda yanımızda olsaydı, keşke o gece hiç yaşanmasa vatanımız ateş altında kalmasaydı” dedi.
O andan geriye kalan ise bayrak altında çekilen Yakupsuz resim oldu.
          Haber : Sevda GÜNEŞ (Erzurum Pusula Gazetesi)

Facebook Beğenenler

Yorum yapılmadı!

Yorum yapmak için aşağıdaki formu kullanabilirsiniz.

Yorum Yaz!

E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır.
* İşareti olan alanlar gereklidir.

Kerbela

Kerbela Sayfası