IĞDIR İÇİN BİRLİKTE HAREKET EDİLMELİ 

10 Ocak gazeteciler günü münasebetiyle Iğdır Belediye Başkanı Yaşar Akkuş gazetecilere kahvaltı ikram etmişti. Bende oradaydım. Kahvaltı sonrası ilin sorunlarını konuştuğumuz belediye Başkanı Yaşar Akkuş’a su ve kanalizasyon şebekesinin yenilenmesi ile ilgili gelişmeleri sordum. 

Başkan Akkuş Iğdır’ın acı gerçeğini ortaya koyarak şöyle dedi: “Bir şehrin kanalizasyon şebekesinden akıp arıtma istasyonuna dökülen kanalizasyon atığını görseniz hayrete düşersiniz. Hiç akmıyor desek yeridir. Onca kanalizasyon atığının yer altına gittiği acı bir gerçeğimizdir.” Demişti. 

Bunun üzerine yaptığımız haberlerde Kanalizasyon yineleme işlemine suyu da dahil etmeliyiz diyerek haber yapmıştık. Ancak yazımıza henüz verilmiş bir yanıt yok ve şu anda kanalizasyon atıkları yer altına gitmeye devam ediyor. 

DAHA NET İFADEYLE ŞÖYLE DİYEBİLİRİZ

Iğdır Belediyesi Avrupa hibe fonlarından yararlanmak üzere bir proje hazırladı. Hazırlanan Proje kanalizasyon şebekesinin yenilenmesi ile alakalıydı. Proje onaylandı. İhalesi bile yapıldı. Ancak ortada bir sorun var.

Iğdır Belediyesi sadece kanalizasyon şebekesini yenilerse su şebekesi için yolları tekrar kazması gerekecek, çünkü mevcut su şebekesi eski olduğu için şehrin girişine kadar getirilen içme suyu mevcut şebekelere verilemiyor.

Debisini düşürerek verseler bile mevcut şebeke bunu kaldırmaz ve şehrin birçok yerinde patlaklar meydana gelir. 
Yaşanacak bu olumsuzluğa rağmen Iğdır Belediyesi içme suyunun debisini düşürerek suyu eski şebekeye verecek, ama bu geçici bir işlem olacak, kalıcı olması için hattın yenilenmesi gerekiyor. 

Yani kanalizasyon şebekesi yenilenirken, su şebekesinin de yenilenmesi gerekiyor. 

Kanalizasyon şebekesi için Avrupa hibe fonlarından alınan para yeterli, ama su şebekesi için kaynak yok. Belediye Başkanı kaynak bulmaya çalışıyoruz demişti. Sanırım İller banması pek sıcak bakmamış. Belediyenin öz kaynaklarının bu işe yetmesi imkansız ama bu iş bir şekilde çözüme kavuşturulmalıdır. 

Yer altına akıp giden kanalizasyon, yer altı sularına karışmaktadır. 

Topraktan elde edilen ürünleri hepimiz tüketiyoruz, suyu hepimiz kullanıyoruz. 

Kanser vakaları artıyor diye şikayet ediyoruz ama kanserin artma sebeplerini detaylı bir şekilde araştırmıyoruz. 

Yanı başımızda ki Metsamor bir saatli bomba, Allah korusun depremlerin aktif olduğu bu dönemde en ufak bir sıkıntı büyük bir felaketi beraberinde getirir. Türkiye’nin yarısını mahveder. 

Öte yandan kanserin sebeplerinden birisi olarak da görülüyor. 

Ama gelişi güzel kullanılan tarım ilaçlarını yok sayamayız. 

Yıllardır yer altına akıp giden kanalizasyon atığını görmezden gelemeyiz. 

İçtiğimiz, kullandığımız, yıkandığımız ve sürekli klorlayarak temizlemeye, mikroplarını öldürmeye çalıştığımız suyu umursamayarak bir tarafa itemeyiz. 

DEVLET VATANDAŞININ SAĞLIĞINDAN SORUMLUDUR

Iğdır devlet hastanesi her gün milletin dilinde eleştiri konusu, doktor var ekip, cihaz, donanım yok! Vatandaş sabahın köründe saat 03:00 ’da kalkıp servislerle Erzurum’a hastaneye gidiyorlar. Yine onlarca Ambulans ve personel gece gündüz hastaları civar illere taşıyor. 

Yani Iğdır’da bu imkân yoksa da, en azından komşu illerde var. Zorda olsa komşulardan yararlanıyoruz diyebiliriz.  

Ama yer altı suyumuzu komşudan alma şansımız yok, kullandığımız suyun şebekesini komşudan çekme şansımız yok, devlet milyonlarca lira para harcadı ve Tuzluca ilçemizden su hattı çekti. Ve Iğdır il sınırına kadar getirip Iğdır belediyesine teslim etti. 

Ama bu tespit işlemi ile sorun çözülmüş olmuyor. 

Şehrin tamamı kanalizasyon için kazıldığında, su şebekesinin de yenilenmesi gerekiyor. 

Caddeler, sokaklar sadece kanalizasyon için kazılıp kapatılırsa, finans bulunulup birde su için kazıldığında hem şehrin düşeceği durumu göz önüne almalı ve hem de milyonların çöpe gideceğini hesap etmeliyiz. 

Önerim şudur ki, Vali Enver Ünlü, Belediye Başkanı Yaşar Akkuş, Siyasi Parti İl Başkanları, Sivil toplum kuruluş başkanları, gazeteciler, kanaat önderleri bir araya gelmeli, bu işi masaya yatırmalı, konuyu partiler üstü değerlendirip halkın sağlığı, doğanın korunması ve şehrin kalkınması için el birliği yapılmalıdır. 

 

Tweet